23.09.2012

Sevmek Acıtır

Hayatın normal seyrinde giderken ansızın çıkar karşına. "Hayır,olmaz" diyemezsin. Beyninle kalbin farklı çalışır o andan itibaren. Kalbin ilk gördüğün görüntüyü dayatır hayal evrenine. Beyninse unutturmaya çalışır o silüeti. İlk her zaman önemlidir sevme olayında. Hatta gördüğün ilk dakika. Çünkü gördüğün anda saplanan ok, zehrini vücuduna işlemeye başlamıştır. Bazen ağlayacak gibi olursun. "Gördün ama bir şey söyleyemedin" diye. Zehir derinlere indikçe kalbin daha farklı çalışmaya başlar. Artık onu düşünürsün ve etraf flulaşır.

Burada önemli faktör oynayan insanın "kalbi ve beyini"dir. Bunlar şeytan ve meleğe benzetebiliriz. Hani önemli karar vermeye çalıştığın bir anda sağında ve solunda çıkan biri beyaz başında tacı olan melek, diğeri kırmızı boyunuzu olan diğer melek/şeytan. Burada kalp iyilik meleğini yani beyaz olanı temsil ederken, beyin kırmızı boynuzu olan kötülük meleğini temsil eder.

Sürekli bir soru trafiği dolanır zihninde, cevabını o anda bulamayacağın ama kendine sorma ihtiyacı duyduğun anlamsız sorular. Bunlar hep beyin merkezlidir. Bir nevi baskın çıkma eyleminin sonucudur. Seni sorular sorarak olumsuz düşündürmeye ve sonuç olarak: "Ya ben kimim ki, beni sevecek" şeklinde bir şey söylemeye sevk eder. Beyin soru sordukça kalp bir yandan umudu aşılar. Sürekli onu düşündürür sana. Hayal kurdurarak pekiştirir eylemini. "Sen ona kanma,o senin kötülüğünü istiyor" der.

O ilk gördüğünde kalbine saplanan okun zehri zamanla geçer. İlk zamanlar kurduğun pozitif hayaller zamanla beynin egemenliğine giren vücudunla negatife dönüşür. Kalbin ilk zamanlar hızlı çarpması da aslında bir bakıma seni eyleme sevk etme niyetindendir. "Hadi hadi" diye dürter seni. Sürekli sana: " O senin için yaratılmış ya da siz birbiriniz için yaratılmışsınız" der. Zaten birine açılma olayda anlık bir olay değil midir? Artık hayal kurmaktan, uzaktan sevmekten bıkmışsındır ve:"Ne olacaksa olsun" deyip gider açılırsın.

Kalp teşvikinde başarılı olmazsa geçen zehirle birlikte artık acı dönemi başlar. Her aynaya baktığında kendine bir hakaret ve bir isyan vardır. Burada beyin yani şeytan artık egemenliği elde etmiş ve seni istediği gibi yönlendirmeye başlamıştır. Zaten kaybetmenin verdiği pişmanlık seni teslim olmaya itmiştir. Kalp artık sana ne söylese boşadır. Veremediğin anlık karardan sonra artık her zaman bir hüznün olacak demektir. Eğer varsa niyetin, yapman gereken bellidir. Yoksa yaşayacağın uzun bir süre sevme ve elde edememe acısıdır.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorum Kuralları
*Lütfen yalnızca yazı ile ilgili yorumlar yazın.
*Yazının konusu dışında iletmek veya sormak istediğiniz bir şey varsa İletişim Formunu kullanın.

Reklam