29.10.2012

Kısa Dipnot-12: Padişahım Çok Yaşa!

Kendini tart, bak ne haldesin. Bak ne haldeler, ne yapıyorlar ya da yapmıyorlar. Eziyorlar mı, çiziyorlar mı, boyuyorlar mı? Körü körüne bağlanma, bağlanırsan kaybedersin. Körü körüne sevme, seversen ezilirsin. Hep alttan alırsın, ama hep alınırsın. Hep itilirsin, hiçbir zaman itemezsin. Hor görülürsün, hor göremezsin.

Yaşam bu  belli çerçevelerle resm edilmiş, belli renkler kullanılmış. Ne zaman bu resme yeni bir renk eklemeye kalksan, direk bir tiner eline tutuş turulup, "sil bunu" derler sana. Tam resimdeki ambiyansı yorumlamaya kalkarsın bir anda sana hazır yapılmış yorumu yapmanı isterler.

Çok kafana takma, zamanında senin yerine takan olmuş. Baksana herifin sözüne : "O kadar düşünmeye gerek yok biz düşündük, adil ve doğru olan bu sen sadece oyna." Seni yeni başlayan diziye oyuncu almışlar. Sende eline tutuşturulan textteki metinleri ezberle geç. Yoksa seni kabul etmezler, hor görürler.

Sakın utanma, utanırsan senin utancından prim yapanlar olur. Çünkü artık günümüzde utanan insan kalmadı.Yok denecek kadar yok artık. Yalan söylediğinde kızaran, önüne bakan, yeri geldiğinde dalga geçilen temiz kalpli insanlar. Karşındakine yarın düşmanın olacakmış gibi bak, en azından bir sefer düşün çünkü sen yada o ilerleme kaydettikçe bir geçilme durumu olduğunda duygular değişecek. Devreye kinler girecek, çevrendekiler sen ben yapamam dese de kalbine "kin tohumlarını" ekecek. O yüzden şimdiden hazırla kendini belki o zaman "ben yaşamıştım" der, çabuk atlatırsın durumu.

Etrafına 180 derece bakma, 360 derece bak. 180 derece bakarsan önündekileri görürsün ama kuyu kazma her zaman arkadan olur. Aynaya baktığında kendine ilk önce "Ben robot muyum?" de. Çünkü yaptığın çoğu şey, geçmişte de yapılmış, belki de aynı saat aynı saniyede yapanlar bile vardır. Bu soruyu sor, belki o saniyeden sonra hayatına bir tuğla koymaya karar verirsin. Belki sana: "Düşünmene gerek yok" dediklerinde. O kalıplı arkadaşa "neden?" diyebilirsin. Sonra sorularla onu yok edebilirsin.

Kendine sorgulamayı, yapıcı sorgulamayı bir ödev olarak gör. Zarar vermeden, vereceksen de kendine verecek şekilde çalış ödevine. Kendi mahkemen de ilk önce kendini yargıla. Soruları ilk önce kendine ve kendi benliğine sor. Eğer sormazsan aynada kendine baktığında göreceğin sadece kendisine komutlar verilmiş, bir şeyler yapan ama ne yaptığından habersiz  et parçası bir makineden öteye gitmeyecektir..

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorum Kuralları
*Lütfen yalnızca yazı ile ilgili yorumlar yazın.
*Yazının konusu dışında iletmek veya sormak istediğiniz bir şey varsa İletişim Formunu kullanın.

Reklam