1.05.2014

Şiddetin -Her Türlüsüne- Hayır!

Galiba yanlış anlaşıldı bu hayat, ya da öyle anlamak için uğraştılar. Hüküm ve hükmetme üzerine kurdular temellerini. Emelleri hep kendilerine oldu, eceli gelmeden cellat kesildiler. Çok yanlış anladılar Rabbim, çok yanlış... Anladıklarıyla kalmadılar, bize de öyle anlattılar, kendilerini zehirledikleri kalmadı bizi de zehirlediler Rabbim, sen koru bizi...

Kan görmeye alışmış yüzleri artık, öldürmekten haz almaya başladı, öldürdükçe büyüyen bedenleri, küçülen zihinleri vardı. Kurşun sıkmayı, adam öldürmeyi, tecavüz etmeyi bir halt sandılar. Seni dinlemediler Rabbim, seni dinlemiş gibi yaptılar, sadece bunu bir koz gibi kullanmak için...
"Şüphesiz ki Allah, size adaleti, iyilik yapmayı ve yakınlara bakmayı emreder; hayasızlıktan, fenalıktan ve azgınlıktan nehyeder. Öğüt almanız için size böyle öğüt verir."
Dünya kötüleşiyor, öyle bir virüs insanları yakaladı ki, onları elinde oynatıyor. Ne isterse yaptırıyor; zulüm, öldürme, işkence... İnsanlar sahip oldukları yarardan çok zarar sevk ediyor. Eskisi gibi ecel selaları okunmuyor, eskisi gibi hayır selaları okunmuyor.  Korkuyorum, Rabbim, sonumuz hayır ola...

Böyle bir başlangıçtan sonra gelelim esas meseleye, günümüzde şiddet adı altında bir çok vahim olaylarla karşı karşıyayız. Gelişiyor dediğimiz insanlık tarihi, aslında geriliyor. Çünkü gelişirken "insanlık" dediğimiz o kavramdan kopuyor. Şiddet, cinayet, tecavüz meşrulaşıyor, sanki gündelik rutin haline dönüşüyor. Kadın, dövmek, öldürmek, küçük yaştaki çocukları kaçırıp vahşi emellerinin bir parçası yapmak meşrulaşıyor. Dikkat etmeliyiz!

Bunun bir nedeni yok, bir çok nedeni var. Bu yüzden devlete düşen görev kadar ebeveynlere de düşen görevler var. Çocuk doğurmak, çocuk yetiştirmek değildir. Her şeyden önce insanlar dünyaya birini getirmeden önce "Nasıl bir insan yetiştirebilirim?" diyebilmeli gerekiyorsa psikolojik destek almalı. Şiddetin meşrulaşmasına izin vermemeliyiz, "Nasıl olsa benim başıma gelmez!" kompleksinden kurtulmalıyız. Ayrıca, herkes şunu bilmelidir ki, hiçbir insan saf değildir. Katil olmak saniyelik iştir, şakalaşayım diye arkadaşın itersin bir anda çıkılmaz sonuçlar doğurur, suçlamayı bırakıp olaylardan ders çıkarmalıyız. Sıkıntı suçlamada başlıyor ya da sadece suçlamadan başlıyor.
Şiddetin Her Türlüsüne Hayır!
Şiddeti Meşrulaştırmaya Hayır!
Şiddetin meşrulaşmasına gelince; baktığımız zaman medya bunda önemli etken ama burada gene dediğim gibi ebeveynler çok önemli görev düşüyor. Çünkü, artık çizgi filmlerde de şiddet ön safhada, o vazgeçilmez denen dizilerdeki aşk adı altındaki sapık ve sapkın ilişkiler ön safhada. Bu izleyen bir çocuk ilerde katilde olabilir, tecavüzcüde. Bu yüzden:

  • İzlemeyeceksin/İzlettirmeyeceksin
  • Almayacaksın/Aldırmayacaksın (Bir çocuğa eğer silah ve benzeri suç ve savaş çağrıştıran şeyler alırsan ilerde o da onu gerçeğe dönüştürür.)
  • Giymeyeceksin/Giydirmeyeceksin (Kıyafetlerde bu kimliği oluşturabilir.)
  • Özendirmeyeceksin (En önemli husus bu herhalde)

Bunun dışında devletin, "Medya Okuryazarlığı" eğitimini ailelere de vermesi gerekiyor. Hatta imkanlar yaratılıp her ailenin bir psikolojik danışması olması gerekiyor.
Herkes bir birey, herkes bir devlettir. Önemli olan neyin ne olduğunu bilmek. Bilmeden yaptığımız her şey inşa ettiğimiz binanın çürümesine yol açıyor. Bu yüzden bu günlerdeki üzücü haberleri görmemek için kendimizde bir şeyler yapmalıyız. Eğitim önemli, ama bu eğitime ilk önce kendimizden başlamalıyız. Yoksa ilerleyen zamanlarda insanlar bir suç, tecavüzcü makinesine dönüşecek... Lütfen Dikkat!

16 yorum:

  1. Çok haklısın, temennilerinin en kısa zamanda gerçekleşmesi umuduyla..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim varolun, gerçekleşmesi aslında hepimizin atacağı adımlara bağlı...

      Sil
  2. Çok güzel dileklerin var.
    Aynı zamanda uyarıcı mesajlarında çok önemli
    Dileklerin gerçekleşir umarım bizde insanlığın hala var olduğuna inanabiliriz..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hepimiz taşın altına elimizi koyarsa olacak inanıyorum.

      Sil
  3. Bu konuda toplum olarak çok çok bilinçlenmeye ihtiyacımız var.
    Bizim cehaletimizin, boşvermişliğimizin cezasını masum canlar çekiyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Toplumsal bilinç önemli ve gelişmesi de bir süreç istiyor. En kısa sürede oluşturmaya başlamayız, her kademe, her aşamada olmalı...

      Sil
  4. Onerdigin her seye katiliyorum, kesinlikle cok faydali bir paylasim olmus. Hayati daha mutlu yasamak icin yoneticilerin biraz halka donmesi gerekiyor. Sevgiyle uzun yasa.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Herkesin taşın altına elini koyması gerek. Toplumsal bilinç şart, burada tabi ki yöneticilere büyük görev düşüyor...

      Sil
  5. Çok haklısın dileğin gerçekleşir umarım. Bu arada Cuma namazına gitmiş kadar olduk . Emeğine sağlık efendim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Offf, öyle bir amacım yoktu demeyeydin keşke :))) Dilekler önemli, fakat önemli olan taşın altına herkesin elini sokması...

      Sil
  6. Yazdıklarınızın hepsi çok doğru. Hele, bir çocuğu doğurmak yetiştirmek sanılmıyor kısmı. Her canlı neredeyse çocuk doğuruyor. Ama yetiştirme kısmı insana özgüdür. Ama onu da her insan başaramıyor.
    Basit gibi görünen oyuncak seçimi. Yaşadığım taze bir olayı anlatayım. 2.5 yaşındaki yeğenim, oyuncaklarından içinden su tabancasına benzer bir oyuncak buldu. Israrlı ve istekli olarak onu istedi. Ananeye kalsa, çocuk ağlamasın diye onu alırdı. Ama biz çocuğu arabayla kandırmayı başardık. Neden onu istemedi bilemedim. O tarz oyuncağı yok. Ama kuzenlerinde görmüş olacak. Maalesef onlarda var. Hele 10 yaşındaki yeğenim. Geçen bir bayram, topladığı harçlıklarla kocaman bir silah almıştı dükkandan. Neden? Arkadaşlarında da varmış. Ama neyseki hevesi, içindeki boncuklar bitince bitti.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, yazıyı okuyup çok güzel yorum yazmışsınız. Çocuk yapmak bir şey değil, bakamıyorsan, yetiştiremiyorsan yapmayacan. Oyuncak seçimi cidden önemli çünkü o benlikle yetişirse ilerde bizim mafya babalarımız çok olur. Güzel yorumun için cidden çok mutlu oldum. :)

      Sil
    2. :) Ama yanlış yazmışım bazı yerlerde.
      Mesela oyuncaklarından değil, oyuncakların içinden, istemedi değil, neden istedi, gibi.
      Bende sizin yorumunuzu okuyunca mutlu oldum.

      Sil
    3. Yok ya anladım ben merak etmeyin, beni cidden yorumunuz mutlu etti. Çünkü böyle şeyler küçük görülebilir, hani bizde klasiktir "olsun daha çocuk" ama işte sıkıntı burda çocukken silahla oynayan yarın canlarla oynar. Bilinçli olmak gerekir. Sevgilerle :)))

      Sil
  7. Yine Ruhsuz atmacadan muhteşem bir yazıı :))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deme öyle deme kendimi bir şey sanmayayım. :) Çok teşekkür ederim varol :)

      Sil

Yorum Kuralları
*Lütfen yalnızca yazı ile ilgili yorumlar yazın.
*Yazının konusu dışında iletmek veya sormak istediğiniz bir şey varsa İletişim Formunu kullanın.

Reklam