10.11.2016

Türbülans (2016) 1080p HD İzle Hızlı İndir İzle HD Orjinal İzle

Şimdi ben neden böyle bir başlık atım, niçin attım, nasıl attım? böyle 5N1Klara gerek yok. Gördünüz attım ve yazımı yazdım. Maksat eğlence, gülme olsun. Zaten lanet olası bir ömürde birçok şeyi soyutlayıp tüketiyoruz ve ben bu tüketim içersinde son bir hafta da yaşadıklarıma tam bir çöküntü yaşıyorum ama bu başka bir yazının derin konusu onu da ilerde dillendiririz...
Türbülans 2016 yılında çekilen Ruhsuz Atmaca productionun fakirlikle sunduğu bir yaşam filmi desem bunu okuyanların kaçının "Hadi len?" deyip okumayı kesmesine neden olacağını bilerekten çok sallamadan, çok allamadan, az da pullamadan yazıma geçiyorum. (Not: Benzer başlığı bir blogda görmüştüm. Hoşuma gitti, eski sinemacıyız güzel durdu, hoş durdu.)

Malumunuz her insanın belli fobileri vardır, hobileri de vardır ama hobi zengin işi fobi fakir işi hani son zamanlarda belli komik capsler vardı: "Fakir ölür, zengin hayata gözlerini yumar, fakir işe gider, zengin ofise geçer." tarzı bir capstir, "Zenginin hobisi vardır fakirin fobisi". Bu fakir kulunda bir uçak fobisi vardır, binmediği şeyin nasıl fobisi olduğunu bilmesem de geçmişten gelen bir durumdur. Geçtiğimiz hafta elim bir olay için memleketime gitmek zorunda kaldım ve acil bir durum olduğu için uçağa binmek durumda kaldım. Ve yaşadıklarımı Türbülans eksenli, uçak macerası tadında ve fakir-zengin ekseninde, otobüs mü? uçak mı? temelinde bugünün eğlencesine sunuyorum:

Gökyüzünden İstanbul
İstanbul Kanatlarımın Altında (2016)
Fotoğraf Ruhsuz Atmaca'ya aittir.

1- Pilot Kasıntılığı

Mantıklı olarak düşünürsek bende olsam kasım kasım kasılırdım ama şansımıza mıdır? nedir bizim pilot kasılayım derken takılmasaydı muazzam olurdu. Ama işte ilk deneyim olduğu için pilotların kasıntısını yaşamakta kendisini yıllarca şehirde yaşayıp safariye giden zengin entelleri gibi hissetmek kötü. Pilotumuz:
"İyi akşamlar sayın erkekler, bayanlar, çocuklar ve ekonomideki fakirler, yolculuğumuz az sonra başlayacak. Zenginler önemlerini alsın fakirler naparsa yapsın... Ben kaptan pilotunuz, hayırlı yolculuklar diler..."

Mesela otobüste bu yok ulen uçak pilotu bir saatlik yolculuk için kasım kasım kasılırken, bizim otobüs şoförümüz 18 saatlik yolculuk için niye kasılmaz, n'olur kasıl kaptanım. Taktığım bir diğer konu da şuydu aslında tam yolculuğu belli vaktinde pilotumuz yine diyolog açıp:
"Yolculuğumuz bilmem kaç bin fitte olup, eğer düşersek, düşen uçakta ateist bulamazsınız..." taktiğini gütmesiydi. Ulen 1'le biri toplayamıyoruz bana fit desen ne olacak kilometreye çevirip çarpanlarına mı ayıracam, tam bir ünlem... Ay benim otobüsüm, ah benim kaptan şoförüm, bakın bunu capsleştirerek bitiriyorum:
"Otobüs şoförü yolculuk biterken otogarda muavinle selfie çeker, uçak pilotu hostes bacılarımızla bin fitte selfie çeker..."

2- Hostes Pozitifliği/ Yolcu Sarkması

Babamı çok dürttüm baba şunlardan bir tane alalım, hazır gelmişken bin fitte iken indiğimizde nikahı kıyarız, çok güzeller ama babam yine babalığını gösterip bana: "fakir fakir konuşma" dedi. Tabi fitlerin verdiği sarhoşluk, gel ki uçak kalkarken onu cam kenarına koyan ben salavatlar aldırmasını neden oldum ondan mı kızdı.

Hosteslerin pozitifliğine gelince manken ajanslarından seçtikleri kesin maaşları analarının ak sütü gibin helal olsun ayrıca. Ben çirkin hostes görmedim, zaten çirkin hostes yoktur, makyajsız hostes vardır. Yani bana beyfendi dendiğini çoğu kez duymadım, 3 kere beyfendi dendiğini duyma ihtimalim yok, zaten 3. sünü duyduğumda "Bakın hanfendi çok hoş konuşuyorsunuz, asıl size beyfendi" diyecektim zor tutum.

Yolcu sarkması durumu yazdıklarım espiri maiyetinde olsa da ülke şartlarında barzoların uçak macerasının yansıması bu konu eğlenceye gölge düşürmesin ama barzo ergenliği tanımını da zihinlerimize yerleştirsin.

3- Koltuklar

Yıllardır otobüs yolculuğu yapan popişlerin bir anda konforlu bir zemin bulması vücut tarafından sevinçle karşılandı ve dünya bir saatliğine güzelleşti. Bunu şöyle değerlendirmek muazzam olur, otobüsten inerken kalça, bel ağrısı gibi şikayetlerle baş başa iken uçaktan indiğimde vücudum beni tebrik etti. Hani ekonomi koltukları bile tam bir konfor.

Bunun dışında (şu yazımda da yazmıştım.) otobüs koltuklarında önünde kılkuyruk biri oturuyorsa koltuğu yatır babam yatırır, durum öyle bir hal alır ki dansözün para yapıştırman için önüne eğilmesi gibi hal alır, çıkarıp bir beşlik yapıştırasın gelir. Bu olmadı bu sefer, gör bunu gör...

4- İkramlar

İşte burda da uçakların artısını görüyorsunuz. Otobüste iken agresif ve yorgun muavinimiz, ikramları dağıtırken ki ruh hali, "alsam döver misin?" sorusunu içten içe sorurken, hosteslerin o pozitifliği, "elinden ne olursa yerim ver elini yiyim!" şekline dönüşüyor.

Ayrıca otobüste verilen keki yemeye kalktığınızda dişlerinizin de sindirime gitme ihtimali var, tabi birde poşet çay ve kahveler. Oysa uçak öylemi, benim likörüm nerde?

5- Türbülans

2016 yılı Aralık ayında vizyona girecek filmimin adı dermişim neyse başlık yazının genelinin adı. Uçak türbülans yapar, otobüs buna bakar ağlar!... Sözlük anlamı salavat getir olan türbülans, kasıntı pilotların sayın yolcular inemiyoruz, anlayan varsa gelsin itsin uçağı sözünü söylettiren bir itemdir. Ama bu yıllarını uçak yolculuğuna harcayan amcalar bu durumda korkarken bizim gibi metorbüste dar alanda kısa paslaşma yapan yeni yetmelerin "tıs tıs" demesine neden, pilot "türbülans türbülans" dediğinde: "yıllarca metrobüse binen faninin böyle korkutamazsın pilot gardaş..."

Yani uzun lafın kısa telafuzu yıllarca köylülük yaşayan bu beden bir saatlik modernlik gördü. Uçakta inişe geçtiğinde az kalsın ağlayacaktım, birde her yapılan ilgi alaka da bir alkış yapma isteğim vardı, cahilliğimi içimde tuttum.

Normalde yüzde 40 motivasyonla yazıyı yazdım. Ne olursa olsun gülmenin önemini biliyorum, mutsuzum ama bu etrafa bu negatifliği sunmamı gerektirmez, saçma espriler olmuş olabilir eğer yazı sizi eğlendirdiyse altta butonlar vardır, paylaşalım başkaları da nasiplensin. Yorumlarınızı beklerim, ilginç anılar, komiklikler, dramatik haller...
Sevgiyle Kalın...


20 yorum:

  1. Ooo sevgili ruhsuzumuz bir yazı yazmış bize de okumak düşer. Çok samimi ve komik olmuş. Ama ne olursa olsun otobüsteki samimiyeti değişemiyorum hiçbir şeye. Tabi yolum çoook uzun olduğu için mecburen uçağı seçtiğim zamanlar da oluyor.Neyse kısaca beklememize değen çok güzel bir yazı ile karşılaştım. Paylaşalım ve başkaları da nasiplensin. Sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, zor bir zamanda geçiyorum ama arada güzel şeyler, komik şeyler yazmak gerek, tabi becerebildim mi bilemem! Yani maddiyat kısmı olmasa otobüs çekilmez, hele uzun yolculuklarda, çünkü tamamıyla vakit kaybı. :D

      Sil
  2. Yaa cidden gece gece iyi güldürdün :) Ayy nereden başlasam bilemedim, gerçi tek tek söylemeye gerek yok, muhteşem bir yazıydı :):) Her iki cümleden birinde kahkaha attım desem yeridir :):) Ah o uçaklar yok mu! Eminim sendeki otobüs macerası kadar uçak macerası vardır bende :):) Ama malesef bazı konularda sana katılamayacağım, bir kere şimdiye kadar bindiğim hiçbir uçakta bir Allah'ın kulu bir şey ikram etmedi :) Hani herşey parayla ve çok çok parayla :):) Dilim damağım kuruduğu halde bir su alamayıp inişi beklediğimi bilirim ben :):) Tabi işte uçağın lüksü de bu kadar oluyor :):)
    Aslında tam da moralim bozukken çok iyi geldi bu yazın, şöyle yüzüme bi renk geldi diyebilirim :) Ama sen de moralinin bozuk olduğunu yazmışsın, apartopar gitmek zorunda olduğunu söylemişsin,ayrıca instagramda da paylaşımların falan bi dikkatimi çekmişti, yani bunlar da her ne kadar eğlendiren bir yazı olsa da göz ardı edilebilecek şeyler değil. Umarım çok ciddi bir sorun yoktur, iyisindir. Yani sanırım değilsin ama ben yine de iyi olman dileğiyle diyeyim o zaman :)
    Durumun ne olduğunu bilmediğimden bir yorum yapamıyorum ama umarım en kısa zamanda bu zor zamanları atlatabilirsin. Ayrıca unutmadım, kitap okuma yöntemleri de aklımda :) Yine çok uzattım; tekrar iyi olman dileğiyle diyorum, sevgilerle :):):)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güldürdüyse problem yok, amacıma ulaştım diyebilirim. Benim bindiğim uçakla alakalı o zaman yolcu az diye herhalde kalanları fakirlere ikram ettiler herhalde. :D

      Ne diye bozuk moralin bozma, moraller bozulmasın. Benim moralim bu aralar hem genel hem özel bozuk, derin konu burdan anlatmam yazmam kötü. Fiziki olarak iyiyim, zihinsel olarak çöküntüdeyim ama geçicek. Neyi uzattın buraya bu tarz yorumlar gelmesi hoşuma gidiyor, bana tez için kitap okuma yöntemi şart... :D Çok teşekkür ederim varolasın...

      Sil
  3. Yazıyı beğendim. Güldüm de... gGel gör ki o paylaş profillerinin hiöbiri bende yok 🙁 Benim ruhum fakir 😂😂

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düşünmeniz yeter teşekkür ederim.Fakir ruh iyidir. :D

      Sil
  4. Okurken hem eğlendim hem de bu işte bir gariplik var dedim ki garipliği açıklamışsın zaten. Düşük bir ruh halin olduğundan bahsetmişsin. Umarım en yakın zamanda enerjini toplarsın.
    Yazıyı da eğlenerek okudum. Uçak konusunda, panik atak gibi psikolojik problemlerim olduğundan geriliyorum. Hele türbülans... Adı bile rahatsızlık veriyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu ara bu ruh halinden kurtulamazsam durumum kötü olacak. Güldürdüyse, tebessüm ettirdiyse ne mutlu, bende uçağa bindiğimde korkarım dedim ama pek problem yaşamadım.

      Sil
  5. Fakir vs Zengin kısmında çok güldüm hele de pilotun konuşmasında ağzımdaki suyu püskürtecektim az daha :D
    Küt saçlı hostes var mıydı sen onu söyle bana :D
    Sarkıntılık olayı garip gerçekten. Yakın zamanda uçakla memlekete gittim. Hostes değilim ama dönüş yolculuğumda uçakta yan yana oturduğum adam şekilden şekle girdi yanımda. Öyle böyle güzelim ki adamların eli ayağı birbirine karışıyor işte yaa :D İşin aslı, memleketten ayrılıyor olmamdan ve yaşadığım bazı olaylardan kaynaklı küçük çaplı tansiyon yükselmelerimden kaynaklı olarak olabildiğince suratsız ve darmadağın bir haldeydim. Durumu "yokluk" olarak açıklayabiliyorum ancak :D
    Uçak iyi güzel de ben hızlı treni daha çok seviyorum. En azından basınç değişimleriyle vücudumu allak bullak etmiyor. Alışık değil benim fakir bünyem basınç değişikliklerine :D
    40'lık bir moral için oldukça fazla eğlenceli bir yazı yazmışsın bence. Eline sağlık :)
    Anlatabileceğin bir şeyse derdini de dinlerim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bak bakmadım ama yoktu. :(( Küçük çaplı etki yaratmak iyidir. Adama acıdım dermişim :D Tren yolculuğunu çok küçükken yapmıştım çok hatırlamıyorum, ama romantizim anlamında önemli, uçak çok hızlı bitiyor, başlamdan biten ilişki gibi. Otobüste çok sürüyor, aşktan, kankalığa terfi herhalde tren bunun ortası olur. :)
      Yani şebeklik yapmaya çalıştım. Yapabildiysem ne mutlu, anlatınca kötü oluyor geçer tez vakitte inşallah. :) Teşekkür ederim düşünmen yeter. :D

      Sil
    2. Yolculuk ve ilişki benzetmesi ilginç olmuş :D
      Tamam o zaman, bir an önce hallolur sıkıntıların umarım :)

      Sil
    3. Hahaha ama durum ne diyeyim. Teşekkür ederim, bakalım hallolur inşallah. :)

      Sil
  6. henüz uçağa binmedim ama hakkında az çok fikrim oldu sayende :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haha çok benim yazdıklarıma aldanmayın ben gerçeği çok deforme ediyorum. :)

      Sil
  7. Keyifli bir yazi olmus. Bazen hayati hafife almak daha iyi oluyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, ne olursa olsun küçük mutluluklar sağlamak güzel.

      Sil
  8. Çok eğlenceli bir yazıydı, okurken bol bol kahkaha attım :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim bunu gerçekleştirebildiysem ne mutlu. :)

      Sil
  9. 1 saatligine zengin gibi görünmek kendini çok önemlı biri gibi hissedip üstüne buna kendin bile inanacak duruma gelmek 😁 bazen bana da oluyor ama bana bunlari yaşatan o olay neyse, bitmesine yakın asıl insana dokunann fakir öğrencilik metoduna geri dönme evresidir. Bir türlü çıkmak istemiyorsun o moddan . Neyse ki çok sürmüyor, karnın acıkınca köşedeki simitçiden 1 tl ye simit aldığında sonlanmıs oluyor. :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ya öğrencilik modu bana yapıştı çıkmıyor o sıkıntı işe giremiyorum hala herkese okuyorum diyorum. Yakında "bana mı okuyan eşek!" diyecekler diye korkuyorum. :)

      Sil

Yorum Kuralları
*Lütfen yalnızca yazı ile ilgili yorumlar yazın.
*Yazının konusu dışında iletmek veya sormak istediğiniz bir şey varsa İletişim Formunu kullanın.

Reklam