Kısa Dipnot-13: Global Köy

1967'de Marshall Mcluhan tarafından söylenen "Global Köy" kavramı artık günümüzde dünyası için geçerli olmaya başladı. İnsanlar çağ atladıkça, atılımlar yapmaya başlıyor, yaptığı her atılımda yeni bir şey geliştiriyor. Geliştiriminin bir sonucu olarakta hem teorik hem de pratik olarak bir takım yenilikler, bir takım icatlar meydana getiriyor. Bu bağlamda insanlığın en yakın atılımı ise "internet" oldu.

Her yeni icadın zamana ihtiyacı vardır. Zaman onu hem tanıtır hem de hayatta vazgeçilmez bir konumda konumlandırır. Zamanını beklemeyen icatlar ise, daha başında parçalanarak yok olur. Tarihsel olarak baktığımızda telsizden başlayarak, radyo, televizyon vb. (aradakileri söylemiyorum)  icatlar kronolojik olarak insan hayatına girdi. İlk önce sesle başladılar, sonra ses yetmez deyip fotoğraf tekniğinden yararlandılar. Sesle fotoğrafı dost edip, insan hayatına sundular. İnsanlarda bu dostlukla yıllarca ihtiyaçlarını karşıladılar.

İnsan aklının odalarındaki kapıları açtıkça yeni şeyler, yeni oluşumlar oluşturmaya başladı. Her oluşum bir öncekinden daha iyi fakat bir öncekinden biraz daha eksik oldu. O eksik noktayı kapatayım derken yeni bir şey icat etti ve bir eksik nokta daha çıkardı. Kısacası "çorap söküğü!"

Radyo-televizyon derken birden internet çıktı karşımıza ve daha diğerlerinin eksik noktaları tamamlanmadan bunun içinde bulduk kendimizi. "Etken" bir insanlık olması gerekirken "edilgen" bir insanlığa doğru gider olduk. Düşünmek yerine kendimizi teknolojinin düşüncesine kaptırdık, inanmak yerine onun inançlarına inanır olduk. Bir şey üretmek yerine üretilenle yetinmeyi düşünür olduk. Kısacası "mumu sönmüş insanlara dönüştük!"

İnsan yapısı gereği her saniye düşünmek zorundadır. "Düşünmüyorum!" diyen insan bile bu sözü söylediğine göre düşünemediğini düşünüyordur. Bu yüzden her saniye düşündüğü içinde bir şeyler üretiyordur. Ürettiği şey kendisi içinse bir "araç", insanlık yararı için ise "icat/buluş" olur.

Ama günümüzün teknolojik gelişimine baktığımızda insanlığın geliştiği fakat bu gelişimin paralelinde köleleştiği görülüyor. Teknolojinin etkenleştirmesi gerektiği insanlık, tam tersi edilgenliği insanlığa bir rol biçiyor. Farklı düşünmek yerine insanlar artık aynı şeyleri düşünüyor.

İnsanlığın düşünme dışındaki bir diğer temeli de "tartışma"dır. Fakat teknolojinin ilerlemesiyle birlikte oluşan başta söylediğim global köy kavramı, insanları benzerleştiriyor. Farklı konuların bir ortaya dökülüp yeni bir şey üretmek yerine benzer konular üzerinden gidilerek biçimsiz bir şey üretiliyor. Bu da Marshall Mcluhan'nın 1967'de söylediği "Global Köy" kavramını kanıtlar.

Marshall Mcluhan:" Enformasyonun tüketimi dünyayı büyük bir tüketim fonksiyonuna sokmuştur. Dünya, insanların her şeyi aynı anda öğrendiği bir köy haline gelmektedir. Dünya, modern uydu iletişimi ve kapitalist üretim biçimindeki gelişmelerle bütünleşik bir dünya olmuştur. Global kent, reklamcıların reklamını yaptıkları, tüketim mallarının üreticisi uluslar arası firmalar ve ortaklarının köyü olmuştur.”