Sağduyu ve Empati

Sağduyu damarlar, sağduyu kanalları. İnsanlarda bulunması gereken en önemli niteliklerden. Bir insanın karşısındakini anlayabilmesi ya da karşındakinin onu anlayabilmesi için bir insan vücudunda bulunması gereken en önemli niteliktir. İnsanın yapabileceği fevrilikleri ören en önemli araçtır "sağduyu". Çünkü bu niteliğe sahip olan insanlar, fren mekanizmasına sahip insan demektir.

Şuanda yaşanan dünya kurt kapanı gibi. Ne yaparsan yap güç bu dünyada en önemli araç olmuş. Sözü geçen üstünlüğünü sağlamakta, sözü geçemeyen ise bir takım düşüncelerin kölesi olmaktadır. Durmak düşünmek gerek. Karşındaki bireyi sevmek, ona saygı duymak gerekir. Bunu yapabilmenin tek yöntemi ise karşılıklı empatidir. Karşındaki insanın yerine kendini ne kadar koyar, bu dünyaya onun penceresinden ne kadar bakarsan işte o zaman sağduyu eşiğini yakalarsın. Yakalaman da gerek!

Yaşam zor yaşanılandan ötürü. Yaşadıklarımız her zaman bize bir ders olmuyor esasen. Ders almayı bilmiyoruz. Unutuyoruz! Düşündüğümüz zaman en kötü felakette bile felaketin sis perdeleri üzerimizden kalktığı andan itibaren, hemen o olay olmamış gibi normal yaşantımıza dönüyoruz. Bu dünyada yaşayan her birey için bu böyle. Belki de zihinlere yerleşmiş olan "kadercilik" ya da "alnımıza ne yazıldıysa o" kavramındandır.

Ama ders çıkarmamız gerek. Bir şey yaşamış olabiliriz, iyi ya da kötü. Bunun karşısında bu olay da ne kadar sağduyulu kalmışızdır. Olayın çıkmasında, oluşumunda veya sonucunda bizim ne kadar etkimiz var? Karşımızdaki adam bizim gibi etkilendi mi? Temel sorun belki de "suçlu arama"da. O suçlu hiç bir zaman kendimiz olmadığımız için bulduğumuz suçluya iftira atmakta sorun. Sağduyu dedim başta, önemli çünkü eğer empati kurak istersek sağduyu gerekli. Sağduyu demek sakin düşünmek demek, sağduyu demek: "Dur bakim belki de hatalı benim!" demek. Bu yüzden önemli ve gerekli bir konu sağduyu...