İstanbul'da yaşayan biri için otobüs kullanmak akbil dediğimiz velinimet kullanıyoruz, tabi bu türüne göre değişir. Bunun en büyük yararını sağlayanlar bu şehrin fakirleri öğrencilerdir. Şimdi türlere geçelim...
1- #ÖnSıracılar
Bu türün en bariz özelliği seferin kalkacağı zamana zamanından önce gelip sırada en öne geçmektir. Genelde tehlikeli olan bu tipler ilk sıranın verdiği rahatla; "Birinci belli, ikinci kim..." şekilde bakışlarını görürsünüz. Tabi bazen karşılaştıkları zorluklarda olmuyor değil, akbilinde miktarı kontrol etmeyip, otobüste dolu akbile çıkan sesin 3-4 katı "dananıt" tarzı bir gürültü ile "hihihi" diye etrafa bakıp sıra sonuna kalabilirsiniz.
2- #Yaşlılar
Otobüste saygıyı en çok hak eden kişilerdir. Hatta ön koltukların kombinesi onlara aittir. Gençleri hiç sevmezler, özellikle de yer vermeyenleri hatta şu söylemi her genç birey yaşamıştır: "Nerde eski gençlik..."
3- #Gençler
Agresif, asi görünen ama bir o kadar mülayim tiplerdir. Genellikle öğrenciden oluşan bu kesim, sabah alarmı 50 ertelemiş fakat kaçınılmaz sonla karşılaşınca mecbur olarak iş, okul yollarına düşmüş elemanlardır. Sürekli esner ve yemek yemediği için ağız kokusu da hat safhadadır. Bu tipin önemli özeliği uyuma ve horlama eyleminin hakkını verirler.
4- #Oyuncular
Bunlar keşfedilmemiş yetenekler kategorisindedir, gençtirler veya orta yaşlıdırlar. Yaşlarının verdiği dezavantaj her zaman onların karşısına çıkar. Genellikle sabahları kullandıkları otobüste yoğunluğun fazla olması nedeniyle, itiş kakış arasında bir yer bulup otururlar. Kaderin cilvesine bakın ki yaşlı bir erkek ya da kadın başlarına dikilir. İşte o anda başlar yetenekler. Uyuma taklidinden tutun, pencerede uzaklara dalma, elle yüzü kapatma gibi eylemlerle profesyonelliğini sergilerler. Oscara katılsalar en iyi erkek-kadın ödülü alabilirler.
5- #Aşıklar
Bunu genellikle metrobüste görmek mümkündür. Yoğunluğun fazla olması sebebiyle insanlar arasındaki yakınlaşmanın fazla olması insanlar arasındaki etkileşime katkıda bulunur. Genellikle bu türün felsefesi: "Etkileşimin başladığı durakta başlayıp aşıklardan birinin indiği durakta biter." Duraklar uzadıkça platonik olan aşkla ilgili hayaller evliliğe kadar dayanır. Buraya gelse de yer versem, şeklinde iç seslerine de tanık olunmakta.
 |
| Hepimiz bindiğimiz otobüsün psikopatıyız. Psycho filminden... |
6- #Karambolcüler
Bunlar kalabalık içinde nasıl hareket edilir felsefesini benimsemişlerdir. Otobüsün kapısında oluşan yoğunlaşmada o itişme de bir anda kendilerini otururken bulurlar ve çakal gülümsemeleri görmek mümkündür.
7- #Taktikçiler
Bu tipte çok iyi analizcidir. Metrobüste görülen bu tür, genellikle deneyimli insanlardan oluşur. Zamanla oluşan bu deneyim ona "hangi yerde durursam oturabilirim", felsefesiyle bu alanda uzmanlaşmasını sağlamıştır. Çoğu kez yanındakilere rahat bir yolculuk yaşatırlar.
8- #mp3cüler
Aslında en sevdiğim kategoridir. Bu kategori otobüsün bi haberleridir. Çünkü taktıkları kulaklı onlara orada sadece fiziksel olarak var olmayı sağlar, zihnen yokturlar. Otobüste biri ölse haberleri bile olmaz. Genellikle ayakta giderler. Müziğin sinirleri alması dolayısıyla ter kokusu, ağız kokusuna katlanırlar. Eğer oturuyorlarsa da yer vermemek için görmezden gelmelerini sağlarlar. Hele uyku taklidi+mp3 sizi kesin yolculuğun sonuna kadar o koltukta bırakır.
Günümüzün büyük bölümü trafik nedeniyle otobüste geçiyor, bazıları ise otobüs beklerken heykelleşiyor. Otobüs felsefesini benimseyemeyenler her zaman ayakta gidiyor ve birçok sorunla karşılaşıyor. Yazımı şu değerli sözle bitiyorum: "Otobüs binenin, yer kapanındır."
Not: Elimden geldiğince otobüsteki insan tiplerini yazmaya çalıştım, umarım keyifli bir yazı olmuştur. Eğer sizin gördüğünüz ya da yaptığınız bir taktik varsa yorum formundan, iletişim formu, mail adresinden gönderebilirsiniz. Yorum formundan yapmanız diğer okuyuculara da yarar sağlaması amacıyla tabi ki daha iyi olur. Ayrıca mim yazısı olarakta yazmanızın sakıncası yok tabi.
mp3cü bir oyuncuyum, henüz hiç yer vermedim :D
YanıtlaSilhatta bi keresinde bi amca bana yer vermişti, sen tutunamıyosun kızım otur diye :D amca dediğime bakma, 60'larında ve gayet taş gibi bi amcaydı :D
Hahaha mp3 olmazsa olmaz :) Kızlara genelde yer veriyorlar da, ben geçen senelerde bir teyze bana yer vermişti unutmam, "Sen çok yorulmuş geç otur, sen bize lazımsın demişti", içten içten ağladım, kahrolsun bağzı şeyler :)))
SilBirini unutmuşsun, kitap okuyanlar grubunu.. :)) İşte bu gruba dahil olan bir tipim ben (tabi yer bulup oturmuşsam) bir gözüm kitapta bir gözüm yaşlılardadır. O kapıdan girecek yaşlı birine yer verdiğimde alacağım duanın peşindeyim ve o gülümseyişlerini hiç bir şeye değişmem.
YanıtlaSilGüzel bir konuydu zevkle okudum :)
Doğru ya çok teşekkür ederim, hep gıptayla bakarım kitap okuyanlara çok denedim yapamadım bir türlü konsantre olamıyorum. Ayrıca dualar her zaman hayatında daim olsun. :)))
SilBende başlarda yapamıyordum; ne vakit kitabın kapağını açsam başım başlıyordu ağrımaya hatta dönüyordu, dikkatim dağılıyordu ama sonra bir kaptırdım şimdi çantada kitap olmadan otobüse binmiyorum. Amin hepimizin inşallah :)
SilBilmiyorum ama bende birazda konsantrasyon rahatsızlığı var odaklanma sorunu, daha yapamadım, genelde kadınlar okuyor kitabı zaten erkeklerde garip kaçıyor deyip sıyırayım :)))
Silben de mp3 cüyüm hihihi :D ama başka türlü katlanılmıyor o eziyete kulaklığı evde unutunca kendimi çok kötü hissedyorum :D bi deee otobüsün çok bilmişleri vardır kendileri oturur yaşlı olmasalar da yer vermez yer vermeyenleri ezer nerede ineceğim sorularına şöförden önce cevap verir pislikler en sevmediğim tiplerdir :D güzel yazı olmuş :)
YanıtlaSilHahaha, mp3 candır, fakat bazen sıkıntılar yaratıyor, sağır olmayız inşallah :))) Çok bilmişler Allah a havale :))))
SilProfesyenel metrobüs binicisi olarak söylüyorum; yaşlı teyzeler hiç masum değil!
YanıtlaSilhele boş metrobüs geldimi bir omuz vuruyorlar , zanarsın amerikan futbolu terk :))
Tamamen haklısın, bunla ilgili fena bir anım var, Zincirlikuyu'da metrobüse binmiştim tam oturacakken kulağımın arkasından kafamı sıyırarak bir çanta geçti ve teyze koltuğu geçti. O şeytani bakışını unutamam hiç :)))
Sil#mp3cüler+kitap okuyor gibi gözüküp okumayanlar grubundanım :)
YanıtlaSilJustin Halpern'in ''Kızları Tavlayamıyorum'' kitabıyla yolculuk yapmayı çok seviyorum. Özellikle kitabı milletin gözüne sokarak bir sağa bir sola savrulmak çok eğlenceli oluyor müziğimi dinliyorum pis pis sırıtyorum. Ben inanıyorum bir gün birisi mutlaka yahu arkadaş ne bitmek tükenmek bilmeyen bir kitapmış! diyecek evet buna inanıyorum hepi topu 167 sayfa ama hiç bitmiyor :)))
Wauv, Bende mi alsam o kitabı, ne yapsam, yürürken falan yollarda milletin gözüne sokarım, :))) Sende bitir kitabı ayıp :) Sürekli denk geldiğin bir teyze, dede görecek "ah gençlik ah gençlik" diyecek :)))
SilYahu kitap bitti zaten kaç sefer bitti kim bilir :) ama gerçekten de Justin Halpern'i kesinlikle tavsiye ederim. Kitabın yazılış hikayesi bambaşka anlattıkları çeneleri yoracak derecede komik eğer merak ettiysen ''Babamın Ettiği B*ktan Laflar'' ilk bunu oku sen ikisini de al da önce bunu oku hikaye orada başlıyor ;)
SilHahaha, yalnız benim bulunduğum yerler farklı insan türlerinden oluşuyor -rüzgardan nem kapan tayfa-, bu bizim bacımıza sarkıyor diye karambole almasınlar sonra :)))
SilFarklı insan türü ne demek dostum insan insandır :) çok fazla büyütmemek lazım ölüp gidecez en nihayetinde hepimiz :) ölümlü olduktan sona insan olmuş hayvan olmuş pek bir farkımız kalmıyor. Zaten memlekette insanım diye gezenlerden çekiyoruz ne çekiyorsak ;) Facebook kapansın Twitter kapansın YouTube kapansın Kitaplar yakılsın sın sın da dın dın anladın sen onu ;)
SilGün gelecek herkes o ışığı görecek, diyelim :)
SilBana hep yer veriyolar bunca yıllık otobüs metrobüs kariyerimde hiç yer verdiğim olmadı
YanıtlaSilHatta geçen gün yaşlı bi amca kalktı yerinden
Ya bide metroda itt bazı yerler var adını bilimiyorum kenarda yüksek biraz bazen çocuk oturtuyolar ben hep oraya oturuyorum çok eğlenceli gelen geçen baksada takmyorum
Benim mp3 nedenim oyuncular sabahın köründe o berbat espirileri dinlememek için kullaklığı takyorum
Bir yer verenim bile olmadı bu hayatta peh :))) Ben bir kere oturdum o yüksek yere sonra inemeyince pişman oldum, kucaklarda indirdiler beni resmen :)))
SilHa haaa çok iyiydi..Hımmm bir düşüneyim ben hangi kategorideyim..En son otobüse sanırım bir sene önce binmiştim..:):) Tabii bi dumur oldum önce..Sonrasında insanları incelemeye başladım..Biliyormusun toplu taşımalarda binbir türlü hayat var..Ben insanları inceleyen gurubum ve çok pis yer kaparım..Aaa dur dur aklıma geldi..2 sene önceydi..Sanırım bebekte bindim otobüse böyle süslü püslü teyzeler vardı..Otobüs boştu ama heryer doluydu...Tamam tamam yani şöyleki ayakta kimse yoktu..Sonrasında bir teyzecik bindi ben kalktım yer verdim..Bana şey demişti.."Mutluluk gölgen olsun senin" bak hayır duasıda almışlığım vardır yani:):)
YanıtlaSilHahaha süper, otobüste binbir tür olduğu kesin de, eski otobüs yolcuları yok artık, iki sene önce daha vasıflı kişiler vardı, şimdi yoh inan :))) Sen Bebekte bindin biraz daha elit insanlar vardı ben Cevizlibağ da bindim yürüyen küllük vardı :)))
SilBlogun 100. izleyicisi olarak kendimi bi'şey sandım şu an :D
YanıtlaSilİtiraf etmek gerekirse bazen öyle yorgun oluyorum ki o taktikçiler kategorisine giriyorum ama genelde mp3cü :D Müzik sinirleri alıyor, insanı soyutluyor gerçekten çok hoş tespit :)
Hoş gelmişsin sefalar getimişsin, benim için anlamı olacak inan :)))
SilYa sıkıntı şurada hani verme zorunluluğun yok tabi, Avrupa'da bazı ülkelerde yer verince yadırganıyorsun. Hani anlayış önemli senin yorgun olduğunu görüyor ama başında offf pufff yapıyor sende "lanet gelsin" diyon veriyon . Mp3 bu anlamda iyi, herkesten bi haber rahat rahat gidiyon :)))
Anlayış anlayış... En önemlisi bu bence :)
SilTamamen haklısın bilinçlenmeli bu zihniyetler :)))
SilCok anlayisli, bilincli oldugimdan degil de iste :) hepimize gerek di mi :)
SilEstağfurllah böyle deme, ben anlayışlı olduğunu gördüm. :) Bana göre biraz daha yetişkin dediklerimize lazım diyeyim :))
SilÖmrü yollarda geçen biri olarak, bu konu ile ilgili o kadar doluyum ki konuşsam küfürsüz cümle kuramayacağım :) susuyorum. Sen gayet olması gerektiği gibi anlatmışsın, kalemine sağlık sevgili Ruhsuz Atmaca :)
YanıtlaSilHahaha, o zaman ilerde senden küfürsüz bir yazı beklerim Sui :))) Vallaha bir senedir çektiklerimi düşünürsem anlayabiliyorum sen :))
SilAhahah sanırım ben de taktikçi genç kategorisine girebilirim bu durumda :D
YanıtlaSilŞu ana kadar milyon tane yaşlıya falan yer vermişliğim vardır herhalde bir de :D Çok sevaba girdim çok :D
Yerin cennette hazır :))) Vermediklerini bir de düşün ama 3 günah 1 sevabı götürüyor :)))
Silmp3çülerdenim açık net söylüyorum evet itiraf ediyorum öyleyim :D başkalarına tahammül edemiyorum, yorgunum ve yerimi kimseye vermek istemiyorum o kadar saat çalışıyorum herkes kaptığı yere otursun yani :)
YanıtlaSilBunun temel felsefesi: "Otobüs binenin, Yer ise kapanın" dır. Bu yüzden bir yönden haklısın :)))
Silsüper tespitler. MP3 deki benzetmeyi çok beğendim "fiziksel olarak var olmayı sağlar, zihnen yokturlar" :))
YanıtlaSilÖyle değil mi ama :))) Tak mp3 kulaklığı çıkardığında evdesin :)
SilBende kitap okumaya calisanlardanim:) guzel tespitler.
YanıtlaSilsevgiler
En güzeli darısı benim başıma... :)) Teşekkür ederim :)
SilNe güzel analiz etmişsin gülümseyerek okudum :) Ben de ayakta olduğum esnada mp3 cüler, otururken de kitap okuyarak yolculuğu sürdürenlerdenim :) Bazen taktikçi olup oturacak yer kolladığım da oluyor ama yanında dikilen bayanı görmezden gelip oturan genç adamlara da ifrit olmuyor değilim :))
YanıtlaSilÖyle odunlar var tabi :)))
SilÖzellikle bir mp3cü olarak okul dönüşleri topuklu ayakkabı üstünde durup ayakta durmayı beceremeyen orta yaşlı huysuz kadınlara tepki olarak koltukta umursamazca kendi cumhuriyetimi kuruyorum. :))
YanıtlaSilAh az mı söyleniyorlar :))
Hahaha, topuklulara ölüm :))) mp3 hastalık mıdır nedir bilmiyorum ama buradan bunu görüyorum :)))
SilŞahsen çok fazla kullanmasamda otobüsleri, genelde kitap okumaya çalışıyorum. Fakat öyle bir baş ağrısı yapıyorki fazla uzun sürmüyor bu durum...
YanıtlaSilHahaha ben daha beceremedim o işi, teyzeler rahat bırakmıyor zaten ah zalım teyzeler. :))
Silharika yazmışsın amaaaaa :)) ben de tipmişim o halde, ne yapardım biliyor musun boş yer bulunca kapardım hemen , hadi bi yaşlı gelse de yer versem diye dua ederdim :) yani kimse vermiyor yaaa ben o bakımdan kahramanlık yaptığımı düşünüyorum hehhee , şimdilerde pek toplu taşıma ile işim yok çok şükür. ne çektik be sandviç içinde ezilmiş domates gibi :) ara ara kullansam da yaşlı avındayım hala , yer verecem diye kendimle yarışıyorum ;) çok iyiyim ben yaaaa yuppppiiii bana :)))
YanıtlaSilOff iyilik meleği :))) Yaw bir ara bende öyleydim de artık her gün kullanınca otobüs sakinlerini tanıyınca işler değişiyor... :)))
SilYaşlılar fena ya. Görmemiş ayagına da yatamıyorum bakışlarıyla kaldırıyorlar insanı yerinden. Ben de oyunculuk sıfır herhalde bilemedim şimdi :p
YanıtlaSilYok onlar profesyonel ondan yemiyorlar. Sen ne kadar olursan ol onlar yıllanmış şarap gibiler, yılların tecrübesi var şimdi. :)))
Sil