- Ahh, sesiyle inlettim loş odamın, boş duvarlarını. Ses yankı yapıyor olsa gerek, duvarlar bile uyanmaya direniyordu.
- Sus uleyn, dedi.
- Tamam abi, dedim uykulu dudaklarımdan çıkan o iki kelimeyle.
- Varol yiğen, sesi devam etti ardından.
Daha sonda bir cisim gene bana isabet etti, bir sinirle ve korkuyla gözlerim açıldı. Bir uykulu sesin bana doğru:
- Kalk, kalktıktan sonra terliklerimi getir, dediğini duydum. Bu annemdi, anneler hep böyledir, galiba. Soluma döndüğümde kuzenin yattığını gördüm, duvarın konuşma olayı da yalan olmuştu. Ama gökyüzü selektör yakarcasına, uykuya direniyordu. Adeta: "bırakın aklınız mı yok, bu saatte kalkılır mı?" diyordu.
Yemeği yedikten sonra üniversiteye doğru yola koyulmuştu Atmaca, havanın sıcak olacağını düşünüp ince bir şeyler giymişti. Fakat dışarda nefesini bile donduran soğuk vardı. Daha sonra bu soğukluğu unutmak için bir yöntem buldu. Horon teperek vücudu ısıtma...Yol boyunca horon teperek ilerlerken, onu gören herkes gülse de daha sonra bunu işe yaradığını görmüş, onun elini almaya (el almak ona katılmak anlamı, Karadenizde böyle bir söz, deyim var) başlamıştı. Ha uşak ha ha uşak ha diye sokaklar inliyordu. Olayın ritmine kendini kaptıran Atmaca bir anda kafasını çevirdiğinde kurdukları horon ekibini görür:
- Aman Tanrım! der.
Nerede kaldı bu otobüs... |
- Beyler bir yerleri arayalım, şikayet edelim şunları. Neden kimse bir şey demiyor, sizi lanet olası pislikler, şeklindeki isyanı ile fişlenmesine neden olur.
Atmaca uykuludur, gözleri isyan ediyordur, açmamaya çalışıyordu kapaklarını. Her yerde gördüğü yatak serapları onun isyanı oluyordur. Otobüs kapılarını açmıştır sıra teker teker giriyor, herkes koltuğuna oturuyordur. Atmaca akbilini bastığında kafasını otobüsün içine çevirir birden çünkü tanımadığı simalar vardır. Ve:
- Aman Tanrım, der. Ve otobüsün genel kesmine seslenir. Hey lanet olasılar, bu otobüs ... yere gitmiyor mu?
En ön koltukta oturan teyze:
- Seni lanet olası pislik, okuma yazman yok mu? Burası oraya gitmiyor tabi, arka tarafta o otobüs. Şimdi lanet kıçını kaldır da git o otobüse bin...
Atmaca bitkin, Atmaca kırgındı. Şimdi karar vermeliydi, çünkü kendi sırası geçmiş, ve bir sonraki seferde bilmediği insanlarla seyahat etmek zorundaydı.
İlerleyen serilerde acaba Atmaca otobüse binecek mi? ya da vazgeçip, otobüsün duraklarının banklarında geri kalan uykusunu mu alacak? Bizi izlemeye devam edin... (To be continued... )
Bazen öyle dalgın öyle uykulu oluyor ki insan otobüsü dahi şaşırabiliyor. Ben de bir defa nöbetten çıkmış ve otobüse binmiştim kafa bir ton uyku deposu hemen kendimi koltuğa attım. Otobüs ilerlemeye başladıktan kısa bir süre sonra gözlerim kapandı. Bir ara gözümü açtığımda otobüsün geçtiği yollar, yollardaki tabelalar, ışıklar, insanlar, dükkanlar farklı geldi ve hah aferin sana Hamiyet şimdi hangi cehennemdesin bul bakem:) Şoföre gittim dedim bu şuraya gitmiyor mu aaa hanım efendi siz yanlış yönden binmişsiniz ters istikamet hem de son durağa geldik. Allahın kuş uçmaz kervan geçmez semtine gelmiştim ve bir daha ki otobüs bir saat sonra idi. O gün ki yorgunluk, uykusuzluk beni bitirmişti. Bak aklıma neyi getirdin Atmaca:) Neyse bakalım senin durum ne olacak, izleyip görelim. İyi hafta sonları:)
YanıtlaSilSizinki çok fena olmuş ya. Hani Sinop a gidiyorum deyip, Bulgaristan sınırına gitmek gibi zıt olmuş. Otobüslerde oturmak büyük lüsk hele yorgunsan, hani bazen oturayımda nereye gidiyorsa gitsin gibi bir kafa da olabiliyor insandaki bu normal. :)
SilBen biraz absürtlüğe vurdum, okuyanda eğlensin bende eğleneyim diye. Bakalım görecez sonum ne olacak :)) Teşekkür ederim bu güzel anınızı paylaştığınız ve iyi dilekleriniz için iyi hafta sonları, sevgilerle :))
Ah bu uykulu haller yok mu :) Atmaca ilerleyen saatlerde mecburen geçte olsa gidiceği yere giden otobüse binecek bence! çünkü sabah zorla da olsa kalkmış bulunmuş yataktan karıştırsa da azıcık da olsa uyanıvermiş çünkü :)
YanıtlaSilBol uykulu hafta sonlar diliyorum! :)
Uykulu haller ölümüm oldu benim. Yeni bölüm hakkında ipucu veremiyorum ama belli olmaz seçenekleri değerlendirmek gerek. Artık yaşayarak görecez o durumu :))
SilKalk, kalktıktan sonra terliklerimi getir ahahahaha off ne çilen varmış senin öyle :p hangi otobüs bu merak ettim millet birbiriyle akraba gibi olmuş. :D
YanıtlaSilBazı şeyler kurmaca, onların ne olduğunu söyleyemem ama bir sinemacı böyle yapar. :) Sanki sen aynı şeyleri yaşamadın hem, ayrıca semt ismi veremem Atmaca deşifre olmamalı. :)
SilYanlis otobuse binmis olmak ve yatak seraplarina uykulu bakan gozlerin huznu... Oh! Dostum Leeaanetolsun! Ne eglenceli bi yazi olmus! ikinci kismi merakla bekliyoruz :D
YanıtlaSilTeşekkür ederim, Amerikan sineması aldı beni benden. :)))
SilHahaaha zevkle okudum yazını:)) Lanet olası Amerikalılar :))
YanıtlaSilDevamında atmaca kolbastı ekibi kurmuştur herhalde :)
Hahaha teşekkür ederim, biraz eğlendirebildiysem ne mutlu bana yazının amacıda o zaten. Ama kolbastı çok yabancı Atmaca'ya bakalım ne olur acaba. :)))
SilÇok güzel yazmışsın, bende bi ara çook yazardım ama gitgide azaldı. Devamını merakla bekliyorum :))
YanıtlaSilTeşekkür ederim bakalım devam ettirecem yazıyı ara ara :))
SilÜniversite yurdumun dibinde olduğu için böyle atraksiyonlar yaşamadım. Bu ne ürkek bir atmaca ki deşifre olmaktan ürküyor? Atmacaya yakışmadı.. Yazının devamında bu horon kampüse yayılacak gibi gibi.. :)
YanıtlaSilDeşifreden çok bu blogun ismi neyse öznesi de odur. :)) Atmaca yırtıcıgillerin en asil kuşudur :)) Ama ürkek değildir lütfen :)
SilYurt üniversitenin dibinde olunca atraksiyon olmuyır bu kötü yaw. :) Yazının devamı için bilgi vermiyorum yaşayarak görecez diyim :)
Her yerde aynı sıkıntı sanırım.. Fakat ne hikmetse o "arayıp şikayet edelim ya" isyanı asla eyleme dökülmez :(
YanıtlaSilBizde genelde ediliyor ama bir şey fark etmiyor öyle bir sıkıntı var.
Silİlk kez toplu taşıma ile ilgili rahatsızlığını şikayete vuranı gördüm. Neyse durum değişmiyormuş o vakit şikayete ne hacet formunda devam edelim..
SilMaalesef burası gariplikler ülkesi, üç kere bu yolu denedim. Halledileceği söylendi misal pek bir şey yapılmadı ya da yapıldı, yapılanlar fark etmedi. Bizim oranın dışlandığını düşünüyorum aslında, çünkü garip bir semtteyiz, garip insanlar var, müstehak yani :)))
SilBen Sakarya'dayım ve burada şikayet caydırıcı değil maalesef... Siz neredesiniz merak ettim :)
Silİstanbul'dayım ben, burada da farksız merak etmeyin. :)
SilMerhaba boğunu beğendim.takibe aldım etkinliği yayınlarsan daha çok kişiye ulaşabilirriz..
YanıtlaSilTeşekkür ederim bir kez daha sosyal medya hesaplarımdan duyurdum. Umarım faydalı olur. :)
SilMerhaba blogunuzu yeni keşfettim ve takibe aldım ben de bloguma beklerim sevgiler :)
YanıtlaSilmakyajtavsiyem.blogspot.com.tr
Teşekkür ederim sağolun, sevgilerle... :)
SilAmerikan filmine Türkce dublaj yapilmis gibi okuyan sadece ben olamam degil mi :D harika bir yazi olmus emegine saglik!
YanıtlaSilDeğilsindir, zaten o konseptte gönderme yapan bir yazı :)))
SilEeee hani devamı ne zaman gelecek? Meraklardayız lütfen ama..
YanıtlaSilBekleyecen ikinci bölümü ne zaman yazıcam belli değil. :))
SilLaned olsun bu hayat laned olsun bu sevgim. Allam uykudan daha güzeli var mı?
YanıtlaSilHer yerde görülen yatak serapları ahaha.
Hiç yanlış otobüse binmedim ve en büyük korkum. :))
Bir gün bilerekte olsa bin bir yaşa o telaşı :))) Sonra yaz bunu bakalım nasılmış :)))
Silçok güldüm yaa :) otobüs içindeki teyzenin karşı laneti de pek komikti :)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim. Bizim otobüs seferi cinsler dolu... :)) Güldüysen ne mutlu bana :))
Sil