5.11.2015

Blogger Olmak ya da Olmamak...

Bir bilinmezliğin ortasında anlam üretmeye çalışan benlik artık boşa kürek sallamaktan başka bir şey yapamaz. Çünkü önünü, arkasını bilmediği bir hayatta, kendince icatları ortaya koyması kimsenin ilgisini çekmez. Varlık önemlidir bu dünya için çok önemlidir. Eğer varım demezsen hiçbir şekilde kabul görmezsin, göremezsin.

Bu dünya için bir değer üretmelisin, değer üretemezsen sen sadece sömürü düzeninin bir elemanı olup kalırsın. Bu yüzden bilgi pratiğin ve gelişmişliğini buna göre belirlemelisin. Ara ara yazıyorum hani eskiden yazardım diyim, birisi blog açarsa neye göre açar? Birçok insan blog dünyasına giriyor; girerken şunu diyor "Bende varım ve bende bir değer üretecem!" ama daha ilk yazısını yazıp bu iddiayı ortaya attıktan sonra meçhule karışıp bırakıyor açtığı alanı.

Aslında blogun bireye, kişiye kattığı çok önemli şey değer üretirken, değer kazanmaktır. Bakıyorum da 3 yıl olmuş ve yazılarım ne kadar çeşitlenmiş, ben ki iki kelimeyi bir araya getiremeyen ben bir bakıyorum 200 küsür deneme yazmışsım yani kendim için değer üretmişim.

İnsanın faydası kendisinedir, hiçbir zaman şunu görmeyelim, "Ben toplum için varım!" bu bir aldatmacadır aslında çünkü insan bir şeyi eğer kendi için yapmazsa işte o olaydan zamanla soğur. Bence blog yazmak, blogger olmak isteyen kişilerin önce bunu düşünmesi gerek.

Zaman günümüz için çok değerli bir kavram, insanların özellikle saatlerce çalıştığı şu dönemde, birazda olsun kendilerine zaman ayırmaları önemli belki birçok blogun işini yarı yolda bırakma nedeni budur. Fakat bu çok basit bir kaçıştır. Hani terk edilişin adi yöntemlerinden biridir. Bu yüzden bir blog açmaya karar vermeden önce;


  • İsmini belirle, bu isimi tamamıyla özümsemelisin, o isim senin kardeşin sevgilin olsun. İsim seni yazmaya motive etsin. O ismi çevrendekilere söylemekten mutluluk duy. Yani kısacası seni teşvik, temsil etsin. Benim için bunun önemi fazla eğer kendi ismim ve varlığımla yazsaydım herhalde 3. deneme yazısının giriş cümlesi vedayla başlardı.
  • Konunu ve konumunu belirle, en temel sorun, kendisine kişisel kisvesini uydurup girme olayı, insan ilk önce kendinin ne yapacağını üretmeli, çünkü dedik ya "değer", eğer değer üretecekse ve bundan maksimum fayda istiyorsa ilk önce ne yazacağım? ne yazabilirim? ve neyi yazmak bana keyif verebilir? demeli. Ayrıca konum olarakta sıfırdan başlayan bir blogger genellikle kimse yok? bana yorum gelmiyor? gibi söylemlerde ona blogu bıraktırabilir. Bu yüzden yeni blogları araştırırken -çoğu onlara yürüdüğümü zannedebilir- mail ya da sosyal ağlardan nerelerde paylaşım yapmaları, ne yapmaları gerektiğini söylerim.
  • Plan ya da plansızlık, bu çokta önemli kavram değil, kimse silah zoruyla yazdırmıyor. Ama planlı yazmak, yani haftada bir bu ideal çünkü zamanın çoğunu buraya ayırmak zor ve zamanla kötü bir durum. Gün belirle ve yaz.
  • Etkileşim, zaten günümüz iletişiminin temel özelliği. Eski bloglara bakarsanız rumuz ya da fake isimler çoktu -halen bende öyle- ama şimdi günümüzde bu insanlar kendi kişilikleriyle yazıyorlar. Bu yüzden sadece blogda kalmamak koşuluyla farklı ağlardan da etkileşim tavsiyeler alınabilir. Hele ki yeni başlayanlar bunu yapması gerekir. 
  • Taslaklarla çalış, eğer zaman bulamıyorsan birçok yazıyı taslaklar hazırlayıp blogunu güncel tutabilirsin. Bloggerın en iyi özelliği bu aslında her ne kadar ben etkin kullanamasam, yaz yazını gün saat belirle planla. 
  • Gözlem yap, eğer ne yapacağına karar verdiysen, zaten konu sıkıntısı çekeceği düşünülmez. Çünkü blogger ne akademik bir ortamdır, ne de resmi bir yazışma ortamıdır. Zaten doğallığı yakalayan insanlar burda vardır. Çok okuman sana konu yaratmaz, ama eğer iyi bir gözlemci isen bu sana büyük katkı sağlar. 
Blogger
Olmak ya da olmamak ya da olmaya çalışmak, falan filan...
Şimdi gelelim blogları kapatma sebeplerine;
  1. İsimimden soğudum,
  2. Fazla tıklama alamıyorum,
  3. Hiçbir yorum gelmiyor,
  4. Kimse yazımı okumuyor,
  5. Sevgili yaptım,
  6. Paparazilere yakalandım, ismim deşifre oldu,
  7. Başta yazabileceğimi düşünmüştüm,
  8. Bu ortam ergen kaynıyor,
  9. Alpertunga öldü,
  10. Tırnağım kırıldı,
  11. Klavye bozuldu,
  12. Huzurum kalmadı dırım dırım...
Neyse sınav öncesi farklı bir amaçla başladığım konuda olayın bloga doğru evrildiğini gördüm. Bir blog açılacaksa bunun ne olduğuna karar verilmesi gerekir. Yıllanmış bir blog kapatabilir blogunu tabi -bende kapatabilirim ordan bir artı puan alayım diye yumuşatıyorum- ama yeni başlamış daha bir şey yapmamış blog ya açmasın ya da açmasın. Bu hafta içersinde yaklaşık iki yüz civarı blogun "Merhaba!" ile başlayıp ardı gelmeyen bloguyla karşılaşınca, ya açmayın ya da açmayın demek içimden geldi. Şöyle bir etkileşim kuralım madem, -yazı yorum alır mı bilmem- okuyan dostlar, yorum formuna;
  • Neden varım?
  • Nasıl değer üretiyorum/üretmek istiyorum?
  • Blog bana ne kattı?
  • Ben bu blogu neden kapatmıyoru?
  • Ruhsuz Atmaca lanet bir blogu mu? Aslında şöyle olsa iyi olurdu?
  • Çok istemesem de blogunuzun linkini bırakabilirsiniz?
  • Ya da hiçbir şey yazmasanız bile kapatma nedenine sizde mantıklı mantıksız ilaveler yapabilirsiniz.
Bu soruların istediğinizle ilgili bir şeyler yazın sevgili blog dostları. Şimdiden yaptığınız yapacağınız, ya da yapmayacağınız her şey için teşekkür ederim.
Sevgiyle Kalın...

36 yorum:

  1. Atmaca,zaten bana,kendine taktığın ve içini haykıran adın ilginç geliyor.Blog yazmayı bırakma nedenlerinde- Alpertunga öldü- sebep maddesini görünce koptum,zaten çok komiğime giderdi öğrenciyken,ilk dörtlük aklıma geldi,hala gülüyorum.Şöyleydi galiba...alp er tunga öldi mü?isız ajun kaldı mu?ödlek öçin aldı mu?emdi yürek yırtılur.Yani sudan sebeplerle de bırakılabiliyor.Ben kendi adıma çok sevdim bu blogda birşeyler paylaşmayı . Zaten biraz dikkatini çektiklerim bana yetiyor.Üstelik yazdığın gibi,çok konuda esinlendiğim yazılar da oluyor.Bana katkıları olacağını hissettiklerimi ise ders çalışır gibi okuyorum. Yaşlılar düşük çeneli olurlar,kalemim fazla düşmeden,seni sıkmadan toz oluyorum.Ferah günler dilerim.Ece ablan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim de ara ara geliyor aklıma Alpertunga öldü mü? diye başlayıp komik komik gülüyorum :) Blog değer üretiyorsa sıkıntı yok bende değer üretiyorum ama bu hiçbir zaman başkaları odaklı değil kendime odaklı. Bu isim benim için çok önemli, hani olmak istediğim hissettiğim şeyleri bende yaratıyor :) Ayrıca sıkıntı yok siz yazın, okumamı dert etmeyin, sıkma diye bir durum yok, ayrıca en iyi muhabbet yaşlılarda olur dedemden bilirim. :)))

      Sil
  2. Zaman zaman benimde kapatmayı düşündüğüm zamanlar olmuştur. Anonim olarak yazma meselesine gelince bundan açıkçası biraz sıyrıldım ben. Sokakta hiç tanımadığım insanlar bile görürken yüzümü blogumu ziyaret edenlerden neden saklayayım ki diye düşündüm. Bu yüzden hakkımda bölümüne bir kaç fotoğraf koydum. Gplus hesabımda da zaten adım soyadım yazıyor.

    Geçmişe gidip ben de ara sıra eski yazılarıma göz atıyorum bir çok şeyin değiştiğini (buna düşüncelerimde dahil) o zaman fark ediyorum.

    Öğrendiğim en önemli şey ise kitleler yazarı değil yazar kitleyi yaratmalı. Blog yazarken evrimleşmek başlıklı yazımda asıl anlatmak istediğim de buydu. Çok geç farkına vardım ben bu durumun. İnsanların okumak istediklerini değil de kendi yazmak istediklerime yoğunlaşmaya başladım bu yüzden.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anonim olayında haklısınız ama farklı bir isimle yazmak motive kaynağı iyidir diyemem çünkü kimle konuşmak istesem ara ara ben bilmediğim görmediğim biriyle konuşamam diyor. Fakat birazda beni burda ait hisstetiren isim bu olduğu içinde böyle olmalı. Çıkamadım işin içinden. :)))

      Yazar kitle konusunda tamamıyla haklısınız, hani popülerlik duygusu yazı yazan bloglarda değil biraz cüretkar, moda bloglarında oluyor onlarda zaten nasıl popüler olacaklarını biliyorlar. Bu yüzden bu blogların amacının küçük bir aile yaratması gerekiyor ne biliyem. Çok teşekkür ederim değerli yorumun için :)

      Sil
  3. Blog dünyasında yeni soluk alıp vermeye başlayan biri olarak blog kapatma konusu şu anlık için yanıtlayamayacağım, üzerinde pek kafa patlatabileceğim bir durum değil sanırım. Ama “Bir blog neden açılır?” sorusu benim için uygun bir kumaş, bunu diyebilirim. Delirmemek için olabilir mesela. Sait Faik diyor ya hani “Yazmasaydım çıldıracaktım.” diye, bunun ucundan döndüm diyebilirim:) Sürekli kendi kendime konuşuyordum. Dedim bu böyle olmayacak yaz sen, senden çıksın. Hani öyle şu kadar takipçim olsun, şu kadar tanınayım gibi şeyler düşünülürse üretkenlik zorunluluk hali alacaktır ki, o noktada bir makineleşme durumu ortaya çıkabilir diye düşünüyorum.

    Blog açmadan önce birçok blog sayfası okudum. Ölmüşler mi, can mı çekişiyorlar, yoksa kanlı canlılar mı diye kapıdan içeriye kafamı uzattım. Şunu anladım: Severek yapanlar, yazanlar belli oluyor aslında, yazdığı şeye inananlar da belli ediyor kendini. Blog yazarlığı kanaatimce iş olarak görülmemeli. Ben bir oyun ya da yaşam alanı olarak görüyorum. O alanı merak edip orada kendine ait olan ya da olmayan bir şey bulabilenler ise misafirlerin..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sait Faik'in "Yazmasaydım çıldıracaktım" sözünü bu ara çok duyar oldum, dejavular bitmiyor. Tabi ki takipçi olayı zamanla olan bir şey ama kendin için bir şeyler yapman ve bunun faydasını görmen güzel, çok sevindim.

      Çok çok haklısın, ama bana kalırsa iş olarakta görülsün ama hakkın verilsin. :) Çok teşekkür ederim değerli yorumun için :)

      Sil
  4. Blogu açtığımda ismim görünmesin aman yüzümü de saklayayım diye bir endişem olmadığı gibi, net olmalıyım, saklanmamalıyım yoksa ciddiye alınmam gibi bir endişem vardı.Evet izler kitle önemli bazen amacımın dışına çıksam da belirli bir kitlem var...Yazmak istediklerimi yazıyorum.Bu durumdan da memnunum. Nasıl değer üretiyoruma gelince Atalarıma borcumu ödemek için mübadeleyi anlatıyorum. Yemeklerini,adetlerini,kültürlerini mübadelenin ne olduğunu anlatmaya çalışıyorum. İz bırakmaya çalışıyorum. ( bu aralar yüksek lisanstan dolayı tembelleştim o ayrı) Daha çok uğraşmam lazım ama Başarıyorum gibi geliyor....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende saklamayacaktım ama böyle daha iyi diğer türlü zaten utangaç herifim daha fazla zarar görürüm :) Çok güzel bir şey yapıyorsunuz, miras önemli. Bunun dışında y. lisans başa bela bende bilirim, çünkü bende çekiyorum :))) Teşekkür ederim değerli yorumunuz için. :))

      Sil
  5. Bende bazen Aloer Tunga öldü mü ıssız acun kaldı mı diye düşünüyorum :)) ama blogumdan vazgecmeyi hic dusunmedim gerci daha 1 sene bile olmadi.Cok guzel noktalara değinmişsiniz.Emeginize saglik.Şu an Kpss döneminde olan birisi olarak blog yazarliginin cok faydasini gordum cunku yazdikca turkcem ilerledi :)Yazdikca daha cok kitap okuma istegi artti.Kendim icin epey faydasini gordum.Neyse canim basinizi agritmayayim.Sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Klişeleşmiş bir söz aslında bizim için :) Vazgeçmeyin yazın, yazdıkça çoğalsın sevgi, ilgi :) Kpss için Allah kolaylık versin, umarım istediğinizi alırsınız. :) Benim istediğim her zaman söylediğim gibi yorumdur, yorum okumaktan sıkılmamda, kızmamda. He bazı yorumlar var onlar ayrı, onlara kızarım da neyse. :)

      Sil
  6. Merhaba! Blogunuzu keşfettim takibe aldım bana da beklerim! Bla bla bla.. (yine mi yine miii demekten kendimi alamıyorum)
    O kadar haklısın ki. Cidden çok fazlalaştı bloggerlar. Ve samimiyetsiz yorumları. Tamam gelirim demekten baska çare de göremiyorum. Iadeyi ziyaret yapmamız gerektigini saglam ögrendik :p
    Fake isim konusunda ise fake isim iyidir iyi. Kendi kimligimle yazmak isteseydim facebook twitterda da gayet döktürebilirdim ki bloga gerek kalmazdı. Benceee yani. Blogu kapatma sebeplerinden ise ilk zamanlarda 6 ydı favorim. Şimdi ise 7. Ayrıca tırnak kırılmasıyla dalga geçmemelisiniz. Çok feci oluyo be. Ayy düşüncesi bile tuhaf ediyo insanı. Planlı programlı blog yazmak nedir arkadas ya. Öyle birşey mi varmış heç duymamışam.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende takibe aldım bekliyorum gelirse benimdir gelmezse benim olmamıştır. Aslında o tarz şeylerde bu evlilik programını trolleyen herif gibi trolleme yapmak gerek. Neyse müşteri veli nimettir diyip onları da yok saymamak gerek, gelsinler arada uğrarız. Bir iki kere tırnağım kırıldı bilirim fenadır. Fake isim iyi de işte güzel kızlar için hep korku oluyor sorularıma cevap vermiyorlar kısmetim kapandı resmen. :) Facebookta da zaten rumuz ismimle sesleniyor insanlar bana zaten gerçek ismim sadece nüfus cüzdanında kaldı :)
      Planlı yazmak önemli ama her yiğidin harcı değil. :)

      Sil
    2. Dostum sen çok yanlış yerdesin kısmet aramak için :D yüksek lisans yapıyorsun koskocaman ayrıca. Yengemizi ordan bulabilirsin sana güveniyoruz yürü be kim tutar seni ahahahaha
      Planlı yazmak evet haklısın kesinlikle benim ilham perilerim öldü galiba.

      Sil
    3. Owww dostumlu kelimeler :) Vallaha okul hayatıma ilişkileri karıştırmıyorum zamanında canım yandı :)

      Sil
    4. Kısmetse Olur'a katılabilirsin ekşın olur asdfgjk Emre'ye selam söylersin cınım ahahahaha (Bunu yazmasam olmazdı :D)

      Sil
    5. O ne ya ne saçma programlar var bizim ülkede, nasıl bir şeydir arkadaş. Bak bunları izleyerek çürürsün, izleme bunları :)

      Sil
  7. Ben yeni geldim bana laf düşmezde sevgili yapıp blogu bırakmak ha?
    Blog benim sevgilim hhhahha hiç espri yetenegim yok!
    Ben bıraksam bıraksam şu bozuk telefonda yoruma cevap vermeyi bile 100 saatte yazabildigim için kapatmam ama kalır öyle

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklı sebepler olabiliyor, ben biraz espirisine yazdım onu, çünkü eğer sevgilisi görürse geçmişteki derbeder hali durumlar bozulabilir. Kapatmaya gerek yok kalsın, iki hafta da bir yazmaya çalış o da yeter. :)

      Sil
  8. Evet blog açıp merhabadan ötesini getirmeyenlere ben de sitemliyim. Bir ara blog adresimi değiştirme planları içerisine girdim. Aklıma ne geldiyse hepsi mi alınır yahu? Kullan bari de içine oturmasın değil mi ama? Kullanmamışlar da.. Bir heves uğruna açmayın açtığınız blogları bence.

    Bir de okuyucu ve yorum kaygısı ister istemez oluyor insanda ama okunması amacından öte içimden geliyor diye yazıldığında -ki şahsi fikrim- daha içten daha doğal yazılar çıkıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle heves önemli ama bu hevesi zamana yaymak gerek :) İsim konusunda ilk blogumu açtığımda kaç tane kombinasyon denediysem alınmıştın ondan sonra kelimeyi değiştirip almıştım.

      Yorum çok önemli bir olay ama zamanlı olur bu hemen değil. Yorum ne kadar gelirse insanın şevki o kadar artar benim motivasyon kaynağımdır gelen yorumlar. :)

      Sil
  9. Merhaba öncelikle güzel bir yazı olmuş bana burada en uygun kılıf blog bana ne kattı aslında çok şey kattı kendimi yazılarımda ve naçizane yazdığım şiirlerim de beni biraz daha ilerlememe büyük bir katkısı oldu ve senin gibi böyle güzel dostlar kazandım ve güzel yazılar şiirler okumama katkısı oldu diyorum ben :) ve yorumlar tabi ki onlarda en büyük etken :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, yorum olmazsa insan kendini görmez ki, blog bir ilerlemeye katkı sağladıysa ne mutlu :)

      Sil
  10. Şöyle iyi blogger olmak tarzında yazılar görünce tamam şimdi benim gibilere sövücekler,bittim be diyorum.Zaten boyle duzenli blog yazilari yazan insanlari görünce çıldırıyorum.Sonra ben de yapabilirim diyim bir yazi yaziyorum ardından ikinci yazıyı bir ay sonra yazsam bile iyi.Neden yapamıyorum?Su an bunu yazarken bile tamam ya bundan sonra yapacağım falan diyorum kendime.
    Bloğumu bir kere kapadim,daha sonra tabi ki bloga alıştığım için direk yeni bir tane açtım.Blog kapamak zor iş,içim baya cız etmişti .Ve de gizemli olmak zor.Kesin yine birilerine yakalanacagim ve yeni bir tane falan açacağım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi blogger yoktur, başarının sonu yoktur, ayrıca niye sövsünler. :) Ben artık bu düzen olayını haftalık yazmaya çok bağlamıyorum sadece özenme ve bloguna saygı göstermesi ama saygı gösterse düzenli yazar orası ayrı. :)

      Sen şuanda yeni bir dönüm noktasına girdin hayatında, bu yüzden bunun rayına oturması lazım, ayrıca yoğunsun, zamanla bloguna da adapte olursun zaten bırakmamışsın blogunu zor şartlarda. Zamanla halolur, sadece bu alanı bırakmamak gerek, neyse bırakmamayı çok kullanmayayım bakarsın yarın ben bırakırım :)

      Sil
  11. merhaba, yazı benim gibi yeni sayılan bloggerlar için faydalı ve eğlenceli :) bloğunuzu takipteyim müsaitseniz sayfamı ziyaretinden mutlu olurum sevgiler :)
    http://apaydindunyam.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, en kısa sürede inşallah. :)

      Sil
  12. Selam Ruhsuz, gercekten güzel bir yazi olmus. Ben zamaninda blogumu acarken günlük tutma aliskanligimi meslegimin de getirdigi tembellikle klavye basinda yaparim artik diye düsünürken ve yazdigim düz yazilari ve siirleri arkadaslarim 'muhakkak bir yerde paylas' demelerinden dolayi acmistim. Isim belirle diyorsun ya, bir türlü isim belirleyemedim aslinda fakat blog arkadaslarimin bana takmis oldugu 'Ahu Kiz' lakabi ile yurt disinda yasamamdan ötürü 'Ahu Kiz Almanya'dan bildiriyor' oldu. Cünkü en cok burada yaptiklarimi, yeni bir yere gezmeye gittigimde neler yasadigimi, hangi sehirde nerede en güzel kahveler oldugunu yaziyorum. Yani kisacagi gurbetten silaya bildiriyorum. Anonim yazmaya gelince, insan biraz daha rahat yaziyor sanki ama en güzeli bu benim icin. Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim yorumun için, ismin çok güzel ve hani seni temsil ediyor bu önemli. :)

      Sil
  13. Başkalarını değerlendirmek haddime değil Herşeyden ince kendimi anlamaya çalışıyorum hala Hayatım o kadar değişken ki bu hengâme ıcınde yalnızlığımı unutmak ıcın açtım blogumu ama 3 sene ıcınde Bendeki keskin değişiklikleri geçmişe baktıkça girebiliyorum sımdı. Insan da yasayan birnseyse eğer değişir.... Dediğiniz gibi Herşeyden önce ben cok faydalanıyorum blog yazma eyleminden varsın tık ya da yorum almayayım....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her şeyin zamanı vardır ama bu blog size bir şey katıyorsa o ne mutlu bir sebeptir. Umarım daha da güzel, bir blog yaşamınız olur. :)

      Sil
  14. Merhabalar,
    Ne güzel bir yazı olmuş bu, emeğinize sağlık. Ben de eski bir blogger sayılmam. Bazen hayat yoğunluğu, yazı paylaşmaya zaman ayırmakta zorlansam da, henüz hiç bloğumu kapatmayı düşünmedim. Sosyal ağların öneminin farkındayım ama hiçbiri bir blogger gibi tat vermiyor bana. Bir de facebook ile bloggerı karıştıranlar var bence. Bloglarında sadece fotoğraf paylaşanlar ya da copy paste Mevlana özlü sözler. Bazen çok daha önce farketmem gereken eski blogerları keşfediyorum, bakıyorum o kadar ilgi çeken güzel yazıları yazmışlar ama uzun zamandır bırakmışlar. Efsane Pucca'da bloğu bıraktıktan sonra değerini yitirdi bende :)
    Çok klişe olduğunu bile bile, bloğunuzu yeni tanıdığımı, yazılarınızı çok beğendiğimi ve takibe aldığımı belirtmeden edemeyeceğim :)
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok haklısınız blogger biraz özgün olmalı, insanlar eğer biraz kendilerinden bir şeyler yaratabilirlerse zaten o zaman bir takım arkadaşları da buradan edinebiliyorlar. Kendilerine bir takım güzellikler bulabiliyorlar kendilerini geliştiriyorlar. Pucca blogger olarak iyiydi ama kitabı için pek bir şey söyleyemiyeceğim, siz yazın bırakmayın, yazdıkça her şey güzel olur. :) Çok teşekkür ederim, değer verdiniz bana... :)

      Sil
  15. Çok faydalı bi yazı olmuş.Bahaneler de tam yerinde :)

    YanıtlaSil
  16. bence çok önemli noktalara değinmişsiniz, katılıyorum. devamını istikrarlı bir şekilde getirmeyecek olanlar blog açmamalılar. hepimizin zamanı kıymetli yani, emek verilmiş blogları okumak tercih edilmeli.. elinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, devam çok önemli bir bağ kurulduktan sonra o bağın koparılması ortam sanal olsa bile insanlara zarar verebiliyor. Ya da yersiz işgal yaparak burada yapılan diğer kişilerin işlerini de sabote ediyor.

      Sil

Yorum Kuralları
*Lütfen yalnızca yazı ile ilgili yorumlar yazın.
*Yazının konusu dışında iletmek veya sormak istediğiniz bir şey varsa İletişim Formunu kullanın.

Reklam