Sitem dolu isyankar kokan başlangıç yazımla birlikte eğer bugün yazmasaydım, bir hafta önce verdiğim kapama kararını uygulayacak olacaktım. Herhalde bloggerların boşluğa düştüğü ve bu boşluktan kurtulamadığı hastalık beni de buldu. Hayatta hiçbir şey değişmiyor, düzelmiyor, ya da herhangi bir pozitif adım esintisi bile olmuyor. Galiba bu insanı bir şeylerden soğumasına neden olması gerekiyor. Gel ki blogumdan soğumadım, çünkü içimde özümsemiş durumdayım, kendimi Ruhsuz bir Atmaca gibi hissediyorum, normal hayatımda da mutsuzum. Daha geçen gün doktorum "hayırdı mutsuzsun!"dediğinde "standart, normal halim" demişliğim var neyse bugün daha öncede yaptığımız gibi #saçmalamaca (1 - 2 ) yapalım biraz bende yazarken eğleneyim. Konumuz gündeme ilişkin bir kaç saçma olayı maddelendirerek, bu maddeler hakkında kısa saçmalamaca olacak hadi bakalım.
#modablogları
Günümüzde birçok blog açma fikri moda blogları üzerinden çıkması ne acı durumdur ki ne acı! Günümüz hayatında modanın bu denli bir bilgi kolu olması insanların cahiliyetine bir mum dikmesi ve onun üflenmesi ne acıdır ki ne acı! Dedikodulara göre moda blogları buluşmalarında birbirlerine eleştiremez olurlarmış. Sadece kombin üzerinden giden sohbetler reklam almak isteyen yeni yetmelerin "takipleşiyoruz değil mi?" sloganıyla şenlenir ele alınan tellerden herkes birbirini ekler ancak yapılan kombinlere yorumlar yapılmazmış... Tek yorum dostlar alışverişte görsün yorumu olan "... çok güzeslsın..." olurmuş, amanda aman. Günümüzün trendlerine çanak tutan saygı değer bloglar takipçilerinin instagramda "k"ları aşmasıyla "k(a) k(a) kakalin kakaya" nidalarını söylerlemiş, o zaman gelsin reklamlar varsın kombinler....
#youtubekanalı
İnternet küreselleştikçe ve bu laneti bizim insanlarımız adapte oldukça vakit geçirmek gerek. Birde malum sağdan soldan duyulan "Para var mı lan?" söylemleri kulaktan kulağa yayılınca, birde bakmışsın yanmış kafanda bir ampul! "Neden olmasın?" Hemen açmışsın bir youtube kanalı olmuşsun youtuber, vlogger falan, beklemişsin gelsin paracıklar paracıklar.
Çılgın videolarım profildeki linkte dermişim. |
#yirmilikdiş
Aslında bir yazımın konusu da olabilirdi, ancak bu saçmalığın içersine yedireyim dedim. (Sonra yine yediririm zaten son bir tane daha var!) Vakti zamanında diş doktoruna gitmiştim, damağımda şişlik vardı acaba nedendir diye; gel gör ki doktor yirmilik dişleri görünce "Derhal aldır!" dedi ve bu Atmaca aldı randevular başladı aldırmaya. Yirmilik diş başlı başına saçmalık iken hayatım daha da saçmalığa döndü. Dişi çekenler resmen dişlerimi çekerken dişim üzerimden yapılan fanteziler, kırarım çeneni tarzı espiriler. Morfinden sonraki baygın kafa halleri ağzımın içindeki yarıklar, yemek yemeyen benim özlediğim yemekler, ah ulen ah. Geçen hafta birini daha aldırırken muayenehanedeki tüm doktorların ağzıma el atması, saçma babam saçma, ah dişim... Varsa aldırmayın, ya da aldırın ama iyi düşünün, düşünmeden olan işler hali ahlar vahlar, neyse gitti 3 tane kaldı 1 tane, bu da demektir ki bizim doktor için 50 dakikalık fantezi daha var, of of şaka şaka aldırın sonra uf olursunuz...
Bayağıdır bloguma uğramıyorum klişesi yapmıyacam, fakat yazasım yoktu; hayatım 150 bölümlük bir senaryo filmi etrafında şekillenmeye başladığı için konsantre olmadığım bir düzen var. Mutlu olmak için çabalamak istiyordum artık ondanda vazgeçtim. Çünkü gelip geçecek şeylere değmiyor. Umarım keyif veren bir yazı olmuştur...
Sevgiyle Kalın...
Bipolardır canımcım o. Üzerine de azıcık beden acısı tuz biber eker. Hobi falan eklemen lazım hayatına mesela dağcılık, resim kursu falan gibi. Yeni insanlar tanıyıp sosyal çevre değişikliğiyle biraz hafifler. Tutku lazım kısacası. Bende bok gibiyim. Dişlerimi çok fazla sıktığım için antidepleri kullanıyorum şu ara. Geçer.. Mecbur geçicek... Sen gene yaz şifa niyetine...
YanıtlaSilBilmem o mudur? Hobi olaylarını denedim de o işler bana yalan işler ben elit insan değilim, varoş tembel bir insanım. :)) Sosyal çevre olarakta belki aynı tipler var hayatımda ama kişi sayısı çok fazla bir insan sayısı var etrafımda, onlardan kurtulsam mutlu olacam çünkü onlarda mutsuz. Tezek tezeği kenefte bulur sözü misali benim hayat :)) Çok geçmiş olsun sana geçer geçer gel ki bu da avuntu oldu çünkü geçtiğinde zamanda geçiyor bizde yaşlanıyoruz, o zaman geçer mi oluyor geçirilir mi oluyor bilemiyorum. Yazacam ara sıra şu tez konum bloglar üzerine olursa zaten sık sık olacak :)
Silokuyoruz, kapatma...youtube da tıkladım bu arada :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim, çok mutlu oldum; youtube sayfasını ironik anlamda söyledim yaw :)))
SilKapatmayın :( bende uzun süredir yazamıyorum ama takip ettiklerimi okuyorum.Yazmayı da beceremiyorum zaten ama burada olmayı seviyorum.Sevgiler...
YanıtlaSilKapatacağım diyorum kapatamıyorum, benim kapatma işim zor, çünkü normal yaşantımdaki iş hayatımda sosyal ağlar üzerine kurulu. Fakat blogda bir konsept değişikliğine gidebilirim, belki biraz daha ticarileştirebilirim, çünkü blogdan manevi faydayı çok alıyorum ama geçim kısmını da sağlamak isterim bilmiyorum düşünüyorum bakalım ne olacak. Sizde yazın blog yapısında beceremeiyorum bahane değil, siz gayet birçok kişiden de güzel becerirsiniz :) Çok teşekkür ederim yorumunuz değerli benim için.
SilHerhalde iki yıl oldu dimi Ruhsuz? Kocası tarafından her an terk edilmeyi bekleyen kadınlar gibiyiz senin sayende :))
YanıtlaSilNere kapatıyorsun blogu yahu! -_-
Moda blogları ve youtube kanalları konusunda çok güldüm! :) Ama sen de sıyrıl artık şu mutsuzluk yükünden az biraz... :/
Hahaha o nasıl bir tanımlama, bende kompleks oldu buna ben artık blog menopozu diyorum. Canı sıkıldıkça doktora gidip neyim var diyen teyzeler gibin bir şey bu, hobi olarak yapıyorum bunu :) Kapatma fikrim biraz gitti de blogumu ticari faliyete çevirebilirim, herkes köşeyi döndü ben hala fakirim :)
SilVallaha moda bloglarından bir kız düşürene kadar gömsem diyorum biri görür, "Sen hayırdır!" der diyip ilk aşkı oradan başlatmak istiyorum bakalım ne olacak :) Mutsuzluktan sıyrılmam için için ülke ya da dünya değiştirmem gerek o da bu fakirlikte zor yaw :))
Oraya bir de "beş çocukla ortada bırakılma" ibaresini ekleyecektim de işte o kadar dramatikleştirmeyeyim dedim :)
SilArtık ticarete mi dökersin n'aparsın bilemiyorum ama kapatmak yok ona göre -_-
Ahahahaha makyaj blogundan doğan aşk! :) Neden olmasın :P
Ah ahhh keşke mümkün olsa kim değiştirmek istemez ki bu dünyayı...
Kıyamam sanaaa ama olsun fakir olmak da güzeldir (:
Dramatikleştirme çok hayırlı bir iş değil, en çok yapılan tür bence yazmaman güzel olmuş :))) Ticarete dökersem (daha belli değil!) blog zaten vakti haliyle kapanmış olacak, bende sürdüklerimi paylaşırım artık :) Bakın bu yarasa sidiği sür suratına muazzam geriyor falan :)))
SilVallaha bir kaç tane içimin gitti var ancak açılsam boğarlar beni kalsın :)) Fakirlik zenginlere göre güzeldir, ama bana kalırsa canım yanıyor neresi güzel. :)
Ayy vallaa kıyamammm, yazıkkk :)
SilKazanmak için cesur olmak gerekir amaaaa ona göre boğulmayı göze alman lazım bir kere (:
Amann Ruhsuz vazgeçtim sen ticarete dökme o zaman bu işi. Biz iyiyiz senin bu yarı melankolik yazılarınla! :))
Valaha öyle kazanma işleri yalan işler, gidip "merhaba ben Ruhsuz" desem kaçarak giderler, uzaktan sevmek en iyisi :))
SilRuhsuz aç, para yok, melankoli melankoli nereye kadar yakında internetimi de keserler dumanla da yazamam :)))
İçtiğim su boğazımda kalıyordu yaa offf :D
SilBen Ruhsuz dersen tabi kaçar :)) Sen giriş cümlesini yanlış kurmuşsun ehehehe :))
Komşunun modeminin şifresini kırman lazım o zaman bak :))
Beni diğer halimle tanımları zor zaten atılan her mesajda bana Sayın Ruhsuz şeklinde oluyor. Giriş cümlesi değil de önce bir güven zemini olmalı o da bu sanal mecra ortamında zor ben bile kendime güvenmiyorum bu ortamda :))) Kırma işleri de bir yere kadar para lazım para, fakirim ben siz zenginler anlamazsınız :)))
SilYaaa ben o kadar zenginim ki evimde internetim yok be! :))
SilAhahahah kendine güven önemli tabi, şimdi :P
Ya şimdi beni yeme, evde yok cepte var o bende daha olmadı :))) Güven lanet bir şey boşverelim. :)
SilNe yicem seni yahu, gerçekten yok! :D Mobilde de hepi topu 2 GB internetim var, o kadar! :))
SilAhahahah güven zaruri olan bir şey. Ona çok önem verelim :)
Hep öyledir, işin var en azından bende o da yok alanda yok, almaya niyeti olanda yok :))) Owww 2 GB çok fazla aşmışsız. :))) Ne zarurisi kim bu devirde birbirine güveniyor yalancı sırıtmalardan başka. :)
SilAhh işim... O olmasa n'aparım acaba. Düşünmek bile istemedim bak şimdi :)
SilBence senin kendini aldırmaya niyetin yok :))
Zaruri tabi ki de! Güven olmadan olur mu hiç *-* Önce kendine sonra sevdiğin insanlara...
İş önemli, adam akıllı teklifler her zaman kabulümdür ama köleliği kabul edemem tabi :))) Bana kalırsa zaruri değil, insan başkasına güvenmese de yaşıyor, yoksa bunca yalançı kukla evladı olmazdı etrafımızda. :)
SilEh iş hayatı diyorsun tam fonksiyonlu olmasa da paralı köleler oluyor işte bir yerden sonra... Acı ama gerçek.
SilEn yalancı ve güvensiz adamın bile mutlaka güvendiği biri vardır hayatında. Güvensizlik hastalık gibidir. Yer bitirir insanı. Kimseye olmasa bile kendine güvenmelidir, insan (:
Yoo parayla köle kısmı doğru ama çaliş, çaliş para; para yok olmasını istemiyorum hayatımda. :)
SilYani kullandığın cümlede aldanma ama, güven denen şey içgüdüsel bir yaratım yoksa bu dünya da kim kime göre güvenli vardır elbet bir güvensizlik neyse o konulara girmeyeyim. :)
Sanırım ilk defa ne demek istediğini anladım. Cümlelerin çok karmaşık olmuş bu sefer :) :)
SilHahaha devrik cümleleri severim :)))
SilDevrikliği geçmiş Aslı beni anlayamasın diye çabalamışsın gibi bu defa :))
SilDevrik cümleleri genel olarak severim diğeri senin çıkarımın olur ona da bir şey diyemem :)))
SilYazdıklarını anlıyorum diyen insanlar bunu yazmış olmaktan öteye gidemiyor gidemezlerde. Dönüp dolaşıp bakıyorsun ki sen kendin için yazdığını anlıyorsun.
YanıtlaSilKimsenin de bir boktan anladığı yok. Şurda ölsen aaaa ruhsuz ölmüş mü? Kimin umurunda olacaksın ki? Kimsenin. Herkes kendi laylaylom hayatına devam edecek.
O yüzden ya kapat gitsin ya da balon gibi şişmiş yaranın içindeki iğrenç iltihabı akıt gitsin. Kimse okumasın isterse ama kurtul ondan. Hatta kus sayfanın ortasına yazdıklarınla.
Ben öyle yapıyorum. Çok da keydim yerinde valla. Küfürler argolar ohhh miss gibi.
Moda blogları da iğrençtir bu arada bir yığın saçmalık ve salak kafalı kadından ibarettir.
Kendime rimel aldım denedim çok iyiydi ama avon daha ucuz bilmem ne... salak işte.
Ülkede savaş olsa bunların bi boktan haberi bile olmaz.
Aynen öyle zaten blogda kalma sebebim kendim için, belki de bu yüzden seviyorum bu işi. Zaten çoğu insanda beni anlamıyor belki de blogumu bile okumuyor. Ordaki sübliminali yakalamışsın, hayat devam ediyor, ölen insana bir gün üzülünür, fayda sağlamadığım için zaten birçok kişi üzülmez, üzülmek güzel bir şey değil laylaylom yapsınlar ben razıyım. (Kapatma niyetim var ama bir iki nedenin daha bende gitmesi gerekiyor blogu kapatmak için, onlar hala beni ayakta tutuyor. )
SilModa blogları iyiydi, ben 4 sene oldu buralarda olalı eskiden iyiydi çünkü 3-4 kişiydiler, işi bilenler yapıyordu ve bilen kişilerdi ne zamanki aç insanlar el atmaya, burayı ticarileştirmeye başladı işin rengi değişti. Ne diyim düzelir diyecem ama popüler kültür olduğu sürece ve bu tüketimi örgütlediği sürece durum değişmeyecek sanırım.
Ülkede kimsenin kimseden haberi yok zaten, çünkü içten içe bir yabancılaşma, yalnızlaşma var, düzelmeyi temenni etmek gerek, değer verip, değerli bir yorumda bulunduğun için çok teşekkür ederim.
Hayatının mutsuz akışına çok üzüldüm de sanki bir kanıksamak var durumu. Bu Ruhsuz ruh haline alışmış gibisin. Ayrıca bir an cidden youtube kanalı açtın sandım resimi görünce. Neler oluyor dedim :)
YanıtlaSilKaramsarlığa karşı bir bağışıklık var artık bende, çözüm ne olur bilinmez bakalım akış her şeyi çözecek :))
SilDaha vesikalık fotoğraf çekmiyorum kendime kamera karşısına geçip ne diyecem, sürdüklerimi sürüştürdüklerimi paylaşabilirim owww muazzam olur, Ruhsuz Atmaca, Süren Atmaca olur :))
İnanır mısın... Mutfak masasında durgun ve biraz umutsuz otururken, napıyor bu Ruhsuz diye aklıma düştün. Yazı da çok iyi denk geldi :D Severim saçmalamacalarını. Tespitlerin müthiş. Çevreyi çok iyi analiz ediyorsun. Sosyal medya uzmanı filan olman lazım belki de ya da zaten öyleyim diyebilirsin :P
YanıtlaSilHiç bir yere gitmiyorsun, çünkü seni okuyanlar, değer verenler var! Ayrıca, bazen zor olsa da bir şekilde ne yapıp edip mutlu olmak lazım kardeşim. Ben de bu aralar içimden bunu tekrarlayıp uygulamaya çalışıyorum.
İnanmam mı? :)) Demek ki bu aralar herkeste bir mutsuzluk hakim, mutlu olanlarında zaten sevgilisi falan filan var :)) Ya işimin esasen o olmasını istiyorum ama daha bu yönde bir teklif gelmedi, yaza staj düşünüyorum varsa iş yerinizde açık pozisyon beni bir değerlendirin, tez yazımına kadar sektörü göreyim :))
SilGitmem zor ama bir süredir şekil değiştirme planlarım var bakalım ne olacak. Siz mutlu olun ya, birde bir instagram hesabı açın lütfen... :)))) Çok teşekkür ederim yorumun cidden değerli benim için, bunu da bilesin...
El emeği göz nurudur blog. Ben öyle tanımıyorum. Aman sakın ha kapatma. Olur ya yazamayız yazmaya zorlarız kendimizi olmaz samimi gelmez. O sebeple boş bırakırız sayfaları.. Olur işte..
YanıtlaSilİnsan ruh hali değişkende değişken. Yoğurda su koyarsanız ayran,ayran da salatalık katarsan Cacık! Hayattan böyle aldırma. Ne umursamadan yaşayabiliyoruz nede umursayarak yada fazla düşünerek anlamladırabiliyoruz..
.
.
Şu yerini bulmayan blog konusuna girmiyorum.. Beni aşar :)
Kapatma blogunu. Yazmak da güzel yazamamakta. Fırtına öncesi sessizlik gibi:))
Bilmiyorum, bu kapatma kelimesi zaten bende bir sembolik bir söz olmuş durumda yani çok inanmayın :) Ama tabi eskisi kadar vakit bulma konusunda ilerleyen zamanlarda sıkıntı olacak o zaman ne olur bilmem. Tanımlaman güzelmiş...
Silben de tam o boşluktayım ya. sen bunu aylar önce yazmışsın ama bu yazı benim iç sesim olabilirmiş şuan.
YanıtlaSilmoda bloggerları çöplük.
ayrıca benim bir diş doktorum da derhal aldır demişti, başka bir doktor ise acıdan ölene kadar aldırma dedi ben onu dinledim. o yüzden yirmilik diş korkusu bende hiç bitmeyecek gibi :(
Yani popüler kültür yaftalaması ve kısa yoldan şöhretin yolu. Bunu instagramda en çok takip edilenlerin neden takip edildiğini anketle, söyleşiyle keşfedilebilir.
SilYa ben hata yaptım gibime geliyor, ama artık yirmiliklere veda ettim, bakalım ilerde sıkıntı olabilir ama dönüş bana kalırsa da aldırma. Çok çok problemde aldır. Bende ağrı yoktu gittim aldırdım ne derdim vardı, şimdi pişmanım.