Son yıllarda özellikle interneti medyalaştırma çalışmaları, bize birçok ağın doğmasını sağladı. Özellikle ağların insanlara sağladığı, özgürleştirici görünen unsurlar, ağların popülaritesini arttırarak, ağ nüfusunu çoğalmasına genişlemesine katkıda bulundu.
Sosyal genel olarak, kullanıcıların bir araya gelerek, birbirleriyle oluşturdukları zamansal ve mekansal bağlamın ekarte edilerek ortaya çıkan bir iletişim mecrasının genel adı olarak söylememiz mümkün. Bugün ağların insanlara sağladığı şöhreti yabancı dilde "micro-celebrity" Türkçede ise "fenomen" olarak sınıflandırıyoruz. Fenomen dediğimiz olgu ise, ağ popülasyonu içersinde varolan ağ düzenine olağan dışı şeyleri sunarak farklılaşan ağ bireyine verilen ad olarak tanımlamamız mümkün.
Bugün hayatımız fenomenlik üzerinde örülü olarak tekelleşiyor, çünkü fenomen dediğimiz tekeli yaratan televizyonların sayılı reyting cihazları yerine birçok ağ bireyinin tıkları olduğu gerçeği önemli bir durum. Bu yüzden de insanlar bu ağ popülasyonu içinde "Neden ben olmıyayım?" sorusunu çokça kendisine sorarak yola çıkıyor.
 |
| Niyetim bu kanalı açıp, fenomen olmaktı; ama olmadı! |
Peki bu neden? Yani birçok neden sıralamak mümkün ama temel neden, "Herkesin fenomen olması gerekmez!" demek daha seyirli bir sonuç olacağı aşikar. İnternet herkesi bir yayıncı olarak görmesi ve onları böyle sınıflandırması güzel ancak bu gerçekte tatbikinin zor bir durum olduğu görünen durum. Yani bir kesiminde izleyici, okuyucu olması gerekiyor. Bir kesiminde internet kullanıcısından başka bir şey olmaması, olanı kullanıcı olarak biçimlendirmesi ağın seyrini tektipleştirmeden, çok tipleştirmeye çevirmesinde etkili olacağını düşünüyorum...
Sevgiyle Kalın...
Not: Bana internetin özellikle sosyal ağların size sağladığı olanakları ya da internette bir yayıncı (vlogger, blogger, instablogger...) iseniz size sağladığı her türlü avantaj, dezavantajları yorum kısmında veya ruhsuz.atmaca@gmail.com adresinize yazmanızı istesem, sizde yazsanız ne iyi olur. İler ki "Blog || ..." şekillendirmemi sağlarsınız. Yorumlarınızı esirgemeyin!!!
Biz de fenomen olalım diye uğraştık ancak olmadı. Dediğiniz gibi herkes fenomen olamaz ama Andy Warhol'un da dediği gibi "Herkes bir gün 15 dakikalığına meşhur olacağı" kesin.
YanıtlaSilAndy Warhol'un söylediği şey aslında teorikte yanlış değil, pratikte sıkıntılı, çünkü bir paylaşım yaptığımızda sürekli olmasa da belli bir kitle tarafından isimimiz bilindiğinde bir fenomenlik oluyor ama bu teoriyi kuvvetlendirir, pratiğe bakarsak pratik bize sürekliliği ima eder o da sizinde teyit ettiğiniz gibi belli kişilerin elinde olan bir şey. Teşekkür ederim yorumunuz için.
SilYa bişey sorcam atmaca; bu insanların (arada bu rüzgara kendimin de kapıldığını görüyorum) ünlü olma özentisinden doğmuyor mu? Ne biliyim ya bana saçma geliyo! Biz de bi nebze bu fenomen olanlara fırsat veriyoruz, ama sistem bizi zaten oraya itiyo. Aptallıklara müsaade ediyoruz. Kötü yorum bile alması fenomen yapabiliyo. Ben hiç sevmiyorum bu durumu. Doğru yanlış ayrımı yapamıyor insanlar ve bir yığın kavram karmaşası. ( ne kadar sinirliysem ben bile anlamadım şu yazdığımı :D umarım anlaşılabilirim )
YanıtlaSilYani dünyanın realitesi ama genel olarak yönelim başkları yaptığı için ben neden yapımıyayımdan geldiği için özenti olma durumu var. Birde işsizlikte insanları itiyor farklı bir şeyi varsa fenomen oluyor. Fakat genel öngörü şu artık geçmişteki gibi bağlayıcı unsurlar yok, ünlü olma şekli pek tabi aynı diğer geleneksel haller için ama şimdi sadece uygulayım alanı farklı. Sinir olmaya gerek yok sadece yeni bir internet mecrsanı kabul etmek gerek birde bu fenomenliğin geçici olduğunu bilmek rahatlatır. Çünkü baktığımızda kalıcı kalabilen az kalanlarda nitelik kaybı yaşıyor.
Sil