Soru işaretleriyle ölüyoruz, kafamızdakilerin hiçbirini tamamlayamıyoruz. Amaçlarımızı, sevgilerimizi, hedeflerimizi hiçbir zaman yerine getiremiyoruz. Sadece hayatın bize verdiklerini tatbik edebiliyoruz. Mutlu olduğumuzu sandığımız anlar oluyor ama geçip gidiyor. Sahi mutluluk kaç dakika? Çok mu uzun? Ederi nedir bu mutluluğun? Kimleri bulur mesela? Ne yapmak gerekir ona, rüşvet sever mi? Sevdiği yemekler var mıdır?
Cesek, tam ölmemiş adam... |
Hayat tam da İsmail Abi'nin söylemi gibi net ve keskin sınırları olmayan boğumlara sahip, görünürde nefes alır, gülümseriz ama bedenimiz tam ölmemiştir, ama ölmüştür. Yani tam ölmemiş bir ceset halidir. Niyetler vardır insan zihinlerinde, eda eder kendini benliklerde. Buyruklar vardır kalplerde zatına şayan kimlikleştirir sevgiyi ama bir yere kadar. Çünkü ölülerde yer yer dünyaya iner, fakat vakti vardır. Sınırları vardır eylemler için... Sevmiştir sevdiğine gitmek ister sevdiği görmek istemez, göremez onu; iki kelam etmek ister duyan olmaz. Bağırmak ister duyan olmaz. Sövmek ister en dibine kadar ama muhatap bulamaz...
Hayat işte İsmail Abi söylemi gibi tam anlamıyla bir Cesek. Yani insanın tam ölmemiş hali gibi bir durum...
Sevgiyle Kalın...
Ne güzel ve içten bir yazı olmuş bu böyle. Ruhuna sağlık.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim çok mutlu oldum. :)
SilBelki de tam da olması gibidir hayat. Netliği sevmiyordur. Aslında hiçbir şeyin tam olur yanı yok. Her şeyde biraz da olsa varız. Yoklukta da yok olmadan var olmamızın sebebidir budur, kim bilir?
YanıtlaSilHayat olması gibi tabi haklısın ama insan o olması gibiyi istemediği zaman boğuluyor. Bazı insanların aldatmacası aslında hayatta mutluluk haklısın, her şeyde biraz varız, zaten tam olsak o zaman cenneti neden isteyelim değil mi? Yorumların özlenmiş belli, hissediyor insan.
SilBak, mutlu oldum şimdi :)
SilMutlu ol ki çiçekler açsın... :D
Silİsmail abinin söylemleri hayatı çok iyi tanımlıyor genelde. Güzel bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık :)
YanıtlaSilAynen, Burak Aksak karakteri yaratırken çok önemli bir değer katmış içtenlik. Çok teşekkür ederim, yorumunuz için.
SilÇok içten. Çok etkilendim.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, çok mutlu oldum.
SilBloglar arasında gezerken buldum sizi :) Sanırım geç fark ettim :) Üslubunuz da hoşuma gitti :) Takipteyim :)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, hoş gelmişsiniz çok mutlu oldum. :D
Silİsmail Abi... Unutamıyor insan onu. Çok güzel bir yazı olmuş :))
YanıtlaSilKarakter olarak çok mühimdi, üzerinden çok anlam üretti insanlar. Çok teşekkür ederim.
SilYa ben de geçen mutluluğa el altından birkaç tebessüme denk gelecek bir rüşvet paslamaya çalıştım da sanırım başka diyarlardaydı o ara, geldiğinde senin için de bir parça bir şeyler yapmaya çalışırım da bu hayatta mutluluğun ederi ne kadar çözemiyor hala insan haklısın; ama bazen bir ederi de yok gibi, en alakasız yerden en saçma şekilde tezahürü ile karşılaşılabiliyor. Bu mutluluk denen meret biraz da saklambaç hastası olabilir.
YanıtlaSilBu arada "ölüler de yer yer dünyaya iner" filan demişsin, böyle şeylerden korkan biri okusa ohyoğ geceyi uykusuz geçirebilir söyleyeyim. ahaha.
Gözü kör olsun şu hüzünlerin, sonra bir araba çarpmasıyla tebessümlere dönüşsünler...
Metin düzleminden metin çıkarmışsın süper. Ölüler iner, sessizce ama sessizce de giderler. Ta ki öldüklerini anlayana kadar. Çok teşekkür ederim değerli bir yorum yapmışsın bloglar için şu son zamanlarda bu kadar güzel yorumlar görmek zor.
Sil