15.01.2016

Bir Garip Mülteci...

Bir bütün olarak var olmadığımız bu hayatta yer yer dururuz birbirimizi, kendimizi kimsesizlik yalnızlıkla korkuturken, yaptığımız tüm uğraşlar kimsesizliğin ödevleridir. Kendimizi yoksullaştırmak, ötelemek bizim temelli günlük işimizdir.

Hayat kimine gülerken, kimine de gülmez, gülmeyi de bir kenara bırakalım sırıtmaz bile. Sadece seni düşürdüğü zor durumun kahkahaları vardır bu da çok acı bir zulümdür. Zulüm zulümle ortak olursa güç olur iddia olur. Bugünün insanlığının yegane durumu budur. Zulümler karmaşası, belki yarınlarda burda ya da öte dünyada insanlar dönüp biz bu dünya da ne yapmışız diye dönüp baktıklarında, görecekleri şey "kendi iç hüviyetlerinin zulmü" olacaktır...

Bir Garip Mülteci

Bir garip mülteci,
Sokak kenarında dilenci,
Kimi sevse, kimi görse, kime gülse de bir dilenci.

***
Bir garip mülteci,
Vatanı yoktur, kimsesiz bir beleşçi,
Ailesi yoktur, dilenci.

***
Kader, kaza suyu,ekmeği,
Umutlar yemeği,
Bir garip dilenci.

***
Herkes garip sevici, salaş küfredici, 
Sokak kenarlarında bir dilenci,
Sevmezler seni mülteci,

***
Bir garip mülteci,
Kimsesiz bir bedevi,
Kimi sevse, kimi görse, kime gülse bir dilenci.

Kimi sevse, kimi görse, kime gülse bir dilenci...
(Foto: Rammstein albüm kapağı)
İnsanlık tarihi, insanların birbirlerini ezme tarihidir. Adil denilen her yaşayış önerisi aslında adil olmayanın ikamesi olduğu için onunda adil ve sahiciliğinin sorgulanması lazım. "Yeni, yenilikçi, yenileşme" çabası neyden öteyedir ki zaten, bu yüzden hep sınıfsız dünya arayışları boşadır. İnsan düşünen bir yaratılışsa zaten burda bile diğer canlılara göre bir sınıftır. Tek yapılabilmesi gereken, birazda olsa empati tohumları olan bireylerin bu insanlık hayatında serpiştirilmesi. Bu tohumların gezgin olarak gezip, insanlara bir şeyleri düşündürmesi, az da olsa dünyayı sevilebilir, zevk alınabilir kılması...

Bu şiiri bir ara yazmışım, normalde paylaşmayacaktım, belli hataları var ve ben zaten şiir yazamıyorum tabi bir de o var ama işte bu blog da anlık yazılar esası olduğu için ve günümüz dünyası, insanlık yaşayışı insanları mülteci yaptığı için belki bir anlam çıkarır diye paylaşma gereği duydum.

Sevgiyle Kalın...

Fun.: We Are Young ft. Janelle Monáe

24 yorum:

  1. Yaşadığımız dünya berbat, insanlar ağızlarından köpükler saçarak birbirine saldırıyorlar ve sürekli masumlara zarar veriyorlar. Tüm bunlara rağmen yaşamamız gerekiyor, elimizde başka gezegen olmadığına göre de burada yaşamamız gerekiyor çünkü ölünce de bitmeyecek hiçbir şey. Yaşayabilmek içinse belki iyi şeylerin de varlığını unutmamak gerekiyor. Gözlerimizi kapatan kötülük sisinin arasından parlayan güzellikleri, iyilikleri görebilmek gerekiyor.
    İyilikleri görebilmek dileğiyle.
    Sevgiler
    Kız
    Not: Bunun gibi neşeli şarkılar da alalım senden lütfen :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın ama ben kendimde dahil olmak üzere masumluk tanımına pek inanmıyorum insan fıtratı olarak gücü elde edemediyse yoksuldur güçlü bu dünya güç çarkı. :) İyilikler hepimizin olsun, perdeyi kapananlar kaptırken yere düşüp kapak olsunlar. Bu da benim saçma temennim. :)))

      Vallaha aslında Rammsteinden bir şarkı daha paylaşacaktım ama bu şarkıyı dinliyordum yazıda bunun üstüne gelince günün seçkisi o oldu :)) Özlemişim yorumlarını :)

      Sil
  2. İyi ki paylaşmışsın bence ;) Ve iyi ki bloglar var. Alt metinlerde bi sürü mesaj yatıyor aslında. Bi kaç kere okumak istedim bu yüzden yazını

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, çok mutlu etti yorumun beni. :)

      Sil
    2. Bu yorumun da beni çok mutlu etti :)) Güzel hissettim kendimi:)

      Sil
    3. Bu yorumda beni mutlu etti :))

      Sil
  3. ‘Bir garip mülteci
    Vatan için namus için
    Ölüm çok mu ağır geldi ki
    Bazen yaşamak ölümden de zordur oysa ki’
    ay saçmaladım galiba, ben kim yazmak kim, bazen imrenince böyle oluyor :)
    Güzel paylaşım için teşekkürler, kaleminize sağlık ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yoo ne kötüsü benim yazdığım şiirinde bütünlüğü eksik, hem yaşayışta böyle bir şey yaşamadan bilemeyiz gel ki Allah yaşatmasın ama. Çok teşekkür ederim değer verip okuduğun ve güzel yorumun için :)

      Sil
    2. teşekkür ederim edebi yanım sıfır olunca çekiniyorum bazen, anlayışınıza sığınarak yazıyorum :)
      Başa gelmeden tabi ki yorum yapması kolay ama düştükleri hali, durumu gördükçe de -ölüm daha güzel olmaz mıydı- da demeden geçemiyorum, yurdunda savaşıp, şerefinle ölmek.. ne bileyim, sefil gibi, bahsettiğin konumlar da sığınarak yaşamak daha zor geliyor en azından benim için böyle... Allah yardımcısı olsun, el açıp dua edip, derman, çare isteyenlerin inşallah!

      Sil
    3. Bir ara bende böyle düşünüyordum ama bu milliyetçi bir söylem olur. Bu savaş onların savaşı değilse neden savaşsınlar ki, savaş insanlığa ne kattı ki ölümden başka. Bilmiyorum zor bir durum o psikolojide olmadan onların halini bilemeyiz, tek düşünebildiğim yaşamanın tadını bilmeden ölümün ne değeri olacağı. Dua önemli yapabileceğimiz de bu galiba. :)

      Sil
    4. Evet, milliyetçilik damarım kabarıktır, bundandır belki rahat konuşmam, ama dediğin gibi başına gelmeden ahkam kesmesi kolay, benim yaptığım da öyle gibi, o zaman Allah ölümün de yaşamın da hayırlı olanını nasip etsin ;)

      Sil
    5. Merak etmeyin o damar bende de çokça var, ama bu olayda ve günümüzdeki benzerlerinde çokça öyle düşünemiyorum. :) Amin diyeyim, çok teşekkür ederim :))

      Sil
  4. Ya arkadaş ne güzel satirlar bunlar her zaman yuregime bir sekilde dokunuyorsun vallahi.Emegine,yuregine saglik.Sevgiler

    Bu arada mimlendin
    http://berikaningunlugu.blogspot.com.tr/2016/01/cok-sevdiklerimizmim.html?m=1

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, :) Mim için söz vermiyeyim, yakın zamanda benzerini kendim yaptığım için ama yaparsam haber vericem sana. :)

      Sil
  5. başka bir dünya varsa ben atamamı oraya istiyorum zira burası bana hiç gülmüyor da

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte bu dünyadan nefret edenlerin arafı da orası işte :)

      Sil
  6. Ki o varlık duygusal ve maddi hazza ulaşma, nefsi rahatlatma adına kendinden uzak noktada yer alır ve durumun ehemmiyetini görmezden gelecek kadar fazlalık kokar. Böyle bir söylemde bulunup durumu kendimden soyutlamış gibi görünsem de çoğu zaman bu sarhoşluğun gölgesinde kendimi görür gibi oluyorum. Çünkü dayatma var, baskı var, kalıp var, belirli bir yaşam şekli var. Ve sen busun, şöyle olmalısın ya da senin kumaşından şu kadar elbise çıkar gibi kuşatmalarla girdabın içinde bir koltuğa yerleşir ve o yaşam alanında kendi nefesine başkalarının nefesi çarpa çarpa nihayetinde bir toz bulutuna dönüşürsün. Bu zinciri kırmak, kendini bulma gayesinde olanlar ise mülteci damgasını yer kendi vatanında. Dolaşıp durur, arama çabaları neticesinde asıl “uyum” u bulmak da var işin ucunda, tekrar o koltuğa oturmakta. Tuhaf olan da şu ki, bu kadar aynı etiketi üzerimize yapıştırıp bu kadar birbirimizi görememe kadar gözlerimiz tamamen kapalı. Herkes gibi olmak için verilen mücadelede yalnızlaşma neticesine kucak açıyoruz. Gördüğün yapaylık mide bulantısı, baş dönmesi ve kusma ile belirtiler göstererek içindeki herkesliği, çokluğu safrana kadar çıkarırsın. Çok yakın bir zaman önce ben de aynı düşüncelere kapılmıştım senin gibi. Biraz debeleneyim diye düşünürken senin yazın denk gelince öfkemin bir kısmını buraya bıraktım. Kolay gele :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Susuyorum, sustuklarım büyür içimde. İnsanoğlu zaten bu dünyada bir mülteci değil mi? Yurt dediği yer ancak öldüğü zaman gireceği kefenin toprakla örtüleceği yer iken sadece sunni sahiplenmenin olduğu şu yapay dünya da ne diye debelenir orası benim burası benim diye. :) Kus kus ta içini belki yorumları okuyan olur da bir yarar sağlarız :)

      Sil
    2. Emin olamadım. Bu konuyla ilgili bu zamana denk yüzlerce şey karalandı, ancak hormonlu hislerin önüne bir ket vurulamadı. Ama umut var. Yaşıyorsak hele...
      ( Bu arada Şebnem Ferah'ın "Mülteci" parçası bunun üzerine iyi gider.)

      Sil
    3. Umudun yolu kayıp ben çokta artık umutlanmıyorum, heee iyi şeyler olursa o zaman mutlu oluyorum ama tabi ki şuanda dünyada kara bulutlar var ve bunların gitmesi çok zor kim bilir ne zaman yağmurlarını bırakacak bu bulutlar belki yağmurlarını bırakırsa bıraktığı yağmurların açtırdığı çiçekler umut olur ama şu anda sadece kara mı kara bulutlar var hayatımızda falan filan. O şarkıyı severim ben yaw :))

      Sil
  7. Blogum için tavsiyeleriniz ve ilginiz için çok teşekkür ederim. Sizden çok şeyler öğreneceğimi umut ediyorum.:)

    YanıtlaSil
  8. Hiç yardımcı olmuyosun ruh halimle oynuyosun. Şiir harikaymış...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim ben kendi ruhuma takığım, diğerleri konusunda bir şey diyemiyorum. :))

      Sil

Yorum Kuralları
*Lütfen yalnızca yazı ile ilgili yorumlar yazın.
*Yazının konusu dışında iletmek veya sormak istediğiniz bir şey varsa İletişim Formunu kullanın.

Reklam