Her zaman işi gücü bırakıp; babadan, dededen yadigar arsayı işlemek zorunda kalıyorsun. Anayı üzmemek için sürekli kendine kota koyuyorsun. Sürekli akrabalar arasındaki miras kavgasının potansiyel hedefi oluyorsun. Hele ki, tek erkek evladıysan; çekin tabancaları basın tetiklere, dikşın,dikşın...
Karadenizli olmak sürekli, yobaz, gerici olmakla suçlamak demek; hep bir rakip olarak görünmek ve sürekli olarak o rekabetin kazananı olmak demek. Sürekli suçlanırken bu kadarda kazanmak ayrı meziyet. Ayrıca iyi bir dost demek; çevrenizde bakın iyi dostlar hep Karadenizlidir...
Karadenizli olmak, sürekli hırçın dalgaların dostu olmak, ağlamak için konaklamaya gelen sislerin sırdaşı olmak, demek. Bir yanında çay kokarken, diğer tarafında toprak kokmak demek. Irmağında akan soğuk suyundan esiri olmak... Sürekli saat 12'den sonra esprisinin mağduru olmak...
Karadenizli olmak, toprak ananın evladı olmaktır... |
Karadenizli olmak, sınırları zorlıyayım derken bir anda kendini iki seksen yatakta bulmak demek. Aşkı hep platonik yaşamak, -hatta memleket aşkı da buna dahil- bundan dolayı bir türlü açılmadan yürekte derin yaralar açarak ölmek, demek.
Karadenizli olmak, anneden sürekli terlik yerken duyulan şu sözlere anlam verememek demek:
"Kuyasun dağdan yokuşa..."
"Bir şey dersun ne dersun..."
"Nenen lailaheilllah..."
"Yuvarlak taş olasun bir yere konmiyasun..."
"Anan guis olsun ustune..."
"Ander kalasun..."
"Kisa gün olasun..."
"Korbakor olasun..."
"Alayum günlerüni..." (Hep aklıma beddualar geldi... O da garip... )
Karadenizli olmak, beni memleketime gömün demek. Toprak olacaksam orada olayım, buhar olacaksam orada olayım demek... Sürekli laz olarak görülmek ama laz olmamak demek. Karadenizce konuştuğumuzu sanmak ve "uy, haçan, da" şeklinde taklit edilmek... Karadenizli olmak yazacak çok şey varken tam yazma esnasında bunları unutmak demek, kendinize iyi bakın sevgiyle kalın...
Anneden terlik yerken gelen sözlerin beddua olması pek garip değil işin aslı. Gül döktüm yollarina diyecek hali yoktu ya kadının :)
YanıtlaSilHahaha değil mi? :), orada yazdıklarımın çoğu aslında bir Karadenizliden duyulabilecek sözler aslında. Annem çoğunu pek söylemez, genel olarak annelerin bedduaları böyledir bizim orada ama "Kuyasun dağdan yokuşa ve Alayum günlerini" çokça duyarım :)))
SilResmen kendini övmüşsün -_-
YanıtlaSilHadi len, ben bazı gerçekler anlatmaya çalıştım, genlerimiz böyle ben sadece onlardan biriyim. :)))
SilÇok eğlenceli bir yazı olmuş. Bir Karadenizlinin ağzındın Karadenizlinin nasıl olduğuğu ilk defa okudum. Karadeniz bedduaları da çok ilginç. Ankara'da ise Allah belanı versin, yaşamıyasıca, Allah kahretsin en çok kullanılan beddualar.
YanıtlaSilHahah, çok teşekkür ederim. Bedduaları pek tasvip etmesem de aklıma hep geldi nedense. Hani bu beddualar genellikle benim duyduğum Rize-Trabzon çevresinde olanlar hani tüm Karadeniz'e mal ettim ama tam bir bilgim yok esasen :)))
SilKaradenizli olmak demek dayanışma demektir. :)
YanıtlaSilKaradenizli bir patronum var, tam 9 senedir :D
Çok haklısınız, ama dayanışma çok nadir ya, genellikle birbirini yiyorlar biraz o sıkıntı var. :))) Müteahhit olamadığı sürece Karadenizli patronlarda sıkıntı yok :)))
Sil:) Ben şahit oldum. Bilemem.
Silyok, müteahhit değil. :) :)
O zaman o altın insanı kaybetmeyiniz, çünkü genellikle en kötü özellikleridir birbirlerini yemeleri, bu yüzden patronunuza iyi davranınız... :)))
Silay evet yaa ruhsuzum ben de hep karadenizli birini görünce "uy haçen uşağum"a bağlıyorum ama bunu sevdiğim için yapıyorum <3
YanıtlaSilbeddualarınız da ayrı bi sevimli. Yalnız yaşlıların konuşmaları cidden hiç anlaşılmıyor çook hızlılar :)
Karadenizli olmak demek müteahhit olmak da olabiliyor :)
Bi de Karadenizli erkeği çok çapkın oluyor platonik felan diyon da heç görmedim platonik takılan erkeğini:) Felaket çapkınlar felaket !
Ama çook seviliyor Karadeniz insanı. keşke hepimiz Karadenizli insanının o sıcaklığını, espri yeteneğini, dostluğunu yaşayabilsek :)
Harika bi post olmuş bu ;)
Uy sevcüler cöndereyrum sağa uşağuuuuummm , iyi ki varsun da!!!! :D:D
Vallaha hızlılık konusunda haklısın, ama 1-2 vakit geçirdiğinde anlaşıyorsun. Aynı durum babamda var genellikle tercümanlığını ben yapıyorum :)))
SilO müteahhitlik çok yaktı başımızı yaw. :) Platonik mevzusu benim kendi yaşamımla alakalı ama genellikle için atar Karadenizliler, denizler şahididir onların. İstanbul'lu, Ankara'lılar belki değişime uğramış olabilir. :))
Teşekkür ederim paçi, cüzel yorumun içün... :)))
Ya hahahah merhabalar ben de bir karadenizliyim! :))
YanıtlaSilVayyy, konum bildir Karadenizli, Atmaca'ya yakın mısın? :)))
SilEvet açıklıyorum sevgili izleyiciler Trabzon! Hahah yakın mıymışım
SilYakın hemi de çok yakın, o zaman seni de tanıdığıma memnun oldum. :))
SilBen de memnun oldum hihih :)
SilHahaha memnun olmak karşılıklı, bloguna bir sosyal medya; twitter, facebook butonu koyda takip edelim, karadenizli insan :))
SilHımm hımm ama kullandığım o tarz hesaplar hep kişisel olanlar bloga özel yok :)
SilKişisel olanlar sana kalmış durumdur; kişisel özel ayrımımız yoktur takip takiptir ama bloga açman iyi olur, açarsan beklerik o ayrı. :)
SilOooo peki öyleyse hahah :)
SilTamam anlaştık o zaman. :)))
SilOrduda okuduğumdan mükevellit , ve ev arkadaşlarımın birinin Rizeli birinin Trabzonlu olmasının şamatası her gün deli gibi gülmek hayatımın en güzel yıllarıydı. Ayrıyetten arkadaşın annesinin yaptığı hamsikoli hala burnumda tütüyo.
YanıtlaSilNacizane yazılarım yeni açtığım bloğum
rraodu.blogstop.com.tr dilerseniz bir göz atın bol yazılı günler.
Owww siz cennetin içine düşmüşsünüz. Umarım yeniden o cenneti yaşamanız dileğiyle. :)) Tebrik ederim, bir adım atmışsınız umarım çok başarılı olursunuz. Sadece yapmanız gereken, bıkmadan ve pes etmeden yazmak gerisi bir şekilde geliyor... En kısa sürede uğrayacam... :)
SilGüzel ülkem farklı renklerle kaplı bir coğrafya, Karadenizliler olmasa eksik kalırdı, bambaşka bir renk çünkü. Biz Erzurumlular da pek severiz kendilerini :)
YanıtlaSilÖzellikle İspir'iller çok sever benim memleketimi ama onlarda Erzurum'luyuz demek konusunda sıkıntılılar... :)))
SilKaradenizliyim deyince hep laz sanıyolar gerçekten.
YanıtlaSiliyidir hoşturlar ama çok dedikoducusunuz be karadenizliler :)
Lakap olarak fix cevap: "Laz naber!" :)
SilYapma nerden çıkardın bunu, :) Dedikodu bu milletin temel özelliğidir :)
Bu güzel yazıyı okuyunca karadeniz özlemim depreşti. O halda benim için karadeniz de şu bir köşede dursun :)
YanıtlaSilKaradenizli olmak, gözünü açar açmaz kontrol ettiğin açık havanın gün sonunda şaşmaz sürprizine denk gelmektir. Gerçi yaşadıkça her gününde o sürprizi beklersin, özletir. Özlettiği gibi yağmaya başladığı anda saçak altlarına kaçışanların aksine uzun sokağın ortasına atlarsın. Tıngır mıngır yürür, ıslanan saçlarının yüzüne yapışmasını izlersin. Ama çok uzun sürmez. Gözün anında yeni yapıların üstünde sana göz kırpan, saklanmış tarihe kayar. Tarihi solursun.. Yolun sonu er ya da geç dolmuşlara çıkar. Ve sen dolmuşçunun ‘o ıslak kıyafetlerle koltuklarıma mı oturacaksın! ‘ bakışı eşliğinde cam kenarına sıvışır, denizin eşliğinde günü tamamlarsın.
Karadeniz özlemi başkadır. :) Çok güzel betimleme yaptın teşekkür ederim. :)
Sil