Kızı Görücüden, Futbolcuyu Menajerden Alıcan...

Şimdi geçelim günümüzün konusuna, insan hayatı her zaman benzer yaşam formlarından ibaret, ne yaparsak yapalım yaptığımız bir işin farklı versiyonlarda icra edilmesinden ibaret. Bunu hayatın her aşamasında hayatın her anında görmek mümkün; çünkü insan yaşayışlar bütünü ve bu yaşayışlar hep versiyon versiyon gelişen ilerlemelerden ibaret.

Bizim geleneklerimize has mıdır, değil midir bilmem ama bir görücü teyze diye tanım vardır ya da diğer versiyonda çöpçatan teyze. Evde kalmış kız kurlarına, evlenmek isten kadın, evde kalmış erkek kuruları Allah ne verdiyse hepsine uygun model ve versiyonda arşive sahip olan bu teyzeler günümüz evlendirme programlarının baş mimarı gizli kahramanlarıdır.

Bizim hayatımızın vazgeçilmezi olan futbolda da menajerlik kavramı vardır ya da futbolcu temsilcileri. Bu menajerlerde takımsız kalmış futbolcu bozuntularını pazarlamak, satmakla görevlidir. Bir nevi onlara takım bularak onların futbol hayatlarına devam etmelerine yani bir takımla nikah yapmalarını sağlarlar.

Görücü teyzeler genellikle 50-60 yaşlarında boşanmış ya da boşanmaya yüz tutmuş, hayır işini seven kişilerdir. Teyzeler:  "Yetiş teyze ever bizi, sen evermezsen kim everecek bizi, kaldık evde" feryatlarında çıkarlar ortaya. Tam bir panzehirdirler. Geniş bir bilgi yelpazesine sahiptir. Çok sistemli çalışırlar. Müşteri memnuniyeti birinci önceliktedir. İstenilen yaş, boy, kilo, para vb. kriterlerde kişi portföyüne sahiptir, "sen yeter ki iste!"

Menajerler ise genellikle 40-50-60 yaşlarında yakışıklı olanları da var ama biraz tipsiz, gözlüklü para göz insanlardır. Bir futbol takımı oyuncu almak istediğinde: "Yetiş menajer bize forvet lazım" gibi feryatlarda, dolar işaretli gözleriyle çıkarlar karşımıza. Genellikle çok iyi dolandırıcıdırlar, hiç gol atmayan adamı golcü diye yüksek ücretlerle kakaladıkları takımlar olmuştur.

Menajerim özelder, herkes bilirim özelden...

Kısaca iki tür arasındaki farklara gelirsek:
Görücü Teyzelerimiz:
- Yapılan iş mutlak ve mutlak "hayır işi"dir. (Allah rızası öncelik, hani evlilik olursa üç, beş değer eden şey verilirse hayır demez )
- Ücret alınmaz, komisyonu yoktur.
- Her yaştan insan tanır, her yaştan insan everebilir. Fotoğraf albümünde talipliler resimleri vardır.
- Meslek değildir.
Şimdi Menajerlere gelelim:
- Yapılan iş mutlaka "para işi"dir. (Paraya göre kalite felsefesi benimsenir)
- Menajerlik ücreti esastır. Verilmezse ilişki kesilir. Çünkü bunlar nitelikçi dolandırıcıdırlar.
- Bir sürü futbolcu tanı ve hepsini bir kulübe kakalayabilir. Geniş bir futbolcu yelpazesi vardır.
- Meslektir. 

Baktığımız zaman iki durumda insan hayatında genellikle bilinen biri meslek biri meslek olmayan kategoridir. Birini kadın yapıyor, birini erkek. Fakat ikisi de benzer formun farklı versiyonunu uyguluyor. Umarım keyif aldığınız bir yazı olmuştur...

Not: Belirtmem gerekir ki  psikolojik olarak zor günler geçirdiğimiz şu zamanlarda, insanların bir anlık durup fevriliklerini bir yere bırakmaları ve konuşma ve diyalog yollarını denemesi gerekir. Sağduyu insanı öldürmez, sağduyu insanı küçültemez, sağduyu insanı yok etmez... Yapanlar ve yapılanlar zarar görüyor bu kimin lehine kimin aleyhine. Derim ki siyaset denilen şu ideoloji saçması şeyden sağ-sol-üst-alt gibi ayrımları ortadan kaldıralım, bize göre değil bu gibi şeyler. Şucuyuz, bucuyuz demeyi bırakalım, insanız diyelim, lütfen... Sağduyu şart, sağduyu gerekli, eğer olmazsa vay milletimizin haline...
Ayrıca, İstiklal Marşımızın kabul edilişinin 93. yıldönümü kutlu olsun. Rabbim milletimize bir daha İstiklal Marşı yazdırmak zorunda bırakmasın...